Tomris, MÖ 6. yüzyılda yaşadığı sanılan, İskitler (Saka) ülkesinin kraliçesidir.
Asıl adının Demir olması gereken fakat eski Yunan tarihçilerinin Tomiris ve Demurus diye adlandırdıkları bu kadın, İskitler (Saka) ülkesinin kraliçesidir. Ünlü Türk hükümdar Alp er Tunga’nın torunu olan ve “Sakalar’ın anası” olarak bilinen Tomris Hatun, kocası Alp Han’ın vefatı (6. yüzyıl) ile devletin başına geçerek tarihte ilk kadın Türk hükümdar olmuştur.
Tomris Hatun, ılımlı bir politika izlemesine ve savaşa yanaşmamasına rağmen Perslerin Saka topraklarına ataklarının sonu gelmiyordu.
Sakalar bu akınlar karşısında geriye çekilmekte, tarlaları yakmakta ve su kuyularına zehir koymaktaydı. Bu stratejiyle başa çıkamayan ve kovalamacadan bıkan Pers hükümdarı Kiros ve askerleri sürekli geri dönmek durumunda kalıyordu. Bunun üzerine Kiros, Tomris Hatun’un kendisiyle evlenmesi halinde saldırılara son vereceğini bildirse de teklifi reddedildi.
Tomris Hatun’dan aldığı ret cevabı üzerine hiddetlenen ve büyük bir orduyla Saka topraklarına giren Kiros’un ordusunda eğitimli köpekler de bulunuyordu. Bu defa Tomris Hatun kaçma yerine savaşmanın daha isabetli olduğunu gördü. Saka ordusunu toplayıp düşmanın birkaç kilometre yakınında mevzilendi.
İki ordu arasına bir eğlence çadırı kurduran Kiros bu şekilde bir tuzak tasarladı. Tomris Hatun’un oğlu Spargapises de çadıra karşı atağa geçip birkaç Pers askerini öldürmeyi başarsa da kendisi de ölmekten kurtulamadı. Tomris Hatun’un oğlu sağ ele geçirilmiş ancak koz olarak kullanılmak istemediğinden intihar etmiştir. Haberi almasıyla büyük bir üzüntü yaşayan Tomris Hatun, Kirus’u kanla doyurmaya yemin etti. Bu yemini ünlü tarihçi Herodot tarafından da tarihe not düşülmüştür.
Tomris Hatun’un oğlu Spargapises esir düştüğünde sarhoşluktan ayılıp aklı başına gelince ellerinin çözülmesi için Kiros’a yalvarmıştır. Bu isteği yerine getirilince Perslerin elinde esir olmaktansa ölmeyi tercih edip ani bir hareketle kendisini öldürmüştür. Oğlu ve askerlerinin bir kısmının öldüğünü haber alan Tomris, Kiros’a bir mesaj göndermiş: “Olanlardan gururlanma, cesaret ile değil hile ile kazandın. Oğlumun ölüsünü bana geri ver ve ordularıma ettiğin hakarete rağmen cezalanmadan ülkemden çık git. Eğer böyle yapmazsan İskitlerin güneş tanrısı üzerine yemin ederim ki, ne kadar haris olursan ol seninle başa çıkacağım”. demiştir.
Ertesi gün iki taraf MÖ 528 da Oxus Bölgesi’nde sabah vaktinde çok şiddetli çetin bir muharebeye giriştiler. Perslerin en iyi askerleri olan Ölümsüzler Birliği’ne karşın, Sakalar özellikle ok atmada büyük bir maharet sergiliyorlardı. Savaş köpekleri de onları durduramadı. Sonuç olarak, çeşitli kaynaklarda;
• Turan Taktiği
• Kurt Oyunu
• Hilal Taktiği
adı verilen bozkır savaş stratejisiyle bu kanlı mücadeleyi Sakalar kazandı. Ölenler arasında Pers Hükümdarı Kirus da bulunuyordu.
Savaşın ardından Tomris elinde kan dolu bir tulum ile ölüler arasında Kiros’un cesedini aramıştır. Kısa bir süre sonra Kiros’un cansız bedenini bulup kafasını kanla dolu olan tulumun içine sokmuş ve şu sözleri söylemiştir: “Canım sağ ve savaştan zaferle çıktım. Ama sen hileyle oğlumu yakalayarak onu öldürdün. Şimdi sana söz verdiğim gibi. Hayatında kan içmeye doymamıştın şimdi benim elimden kana doyuyorsun”.
Tomris Hatun Kiros’un kesik kafasını; “Kan içmeye doymazdın. Şimdi ben seni kan ile doyuruyorum” diyerek içi kan ile dolu bir fıçıya atarak intikamını almış oldu.
Tomris (temir,demir) Hatununun hikayesini ise sadece destanlarımızda değil, tarihçi Herodot (MÖ.490-425) Herodot tarihinde de anlatmaktadır. Bu hikaye bu kadarla da kalmaz, yüzyıllar boyunca birçok batılı ressama Kirus’un feci akıbeti ve Tomris Hatun’un hikayesi ilham kaynağı olur ve defalarca bu sahneyi resmederler.
Peter Paul Rubens'in çizdiği "Tomris Efsanesi" eserinde Tomris'in Fars hükümdarı Kiros'un başını kan dolu kaba düşürmesi.
Günümüz Türkçe’sinde adı “demir iz” anlamına gelen Tomris Hatun’un ismi, Türk coğrafyasında bir çok bölgede kız çocuklarına verilerek yaşatılmaya devam etmektedir..
Saka Türklerinin Kadın hükümdarı Tomris, biraz sonra atlarını ölüme sürecek olan savaşçılarının önünde durdu ve yürekleri titreten bir sesle gürledi.” Geriye yalnızca bizler kaldık. Birçoğu kadınlardan, ama erkeği kadar yiğit kadınlardan oluşan bir halk ve ordu...
Karşımızdakiler acunun en vahşi, en acımasız ve en kalabalık ordusu. Ancak biliyorum ki gök kubbenin altındaki hiçbir ordu, şu dolunayın altında ateş saçan gözlerinizden daha cesur değil. Ve yine biliyorum ki yeryüzündeki hiçbir ordu, yurdu ve halkı için çarpan ulu yüreklerinizden daha büyük değil… Günümü aydınlatan güneş, gecemi aydınlatan ay ve atalarımın ruhları üzerine and olsun ki atımın çiğnediği bu toprak kanımla kızıla boyansa da kimsenin, hele ki o hain Perslerin esareti altına girmeyeceğim…”
Hanlarının ardından Saka Türk savaşçılarının hepsi aynı coşkuyla gürledi. “And olsun.” Gök kubbenin her zerresi kahraman kadınların tiz çığlıklarıyla dolmuştu artık. Arkalarına bir kez olsun bakmadan sürdüler atlarını savaş meydanına. Önde Tomris Han, ardında savaşçıları… Yeryüzü daha önce, ölüme böylesine arzulu at koşturan bir millete tanıklık etmemişti… Tarih, Milattan Önce 15 Aralık 528’i gösterdiğinde Asya Bozkırları akıl almaz bir savaşa tanıklık ediyordu. Bir tarafta, 9000’i kadın olmak üzere 13.000 kişilik Saka Türk Ordusu. Diğer tarafta ise Pers İmparatoru Büyük Kirus’un kumandasında, 100.000’in üzerinde askeri ile Pers Ordusu. Başlarında, Türklerin İlk Kadın Hükümdarı Tomris Han’ın bulunduğu Saka Türkleri için bu savaş, tam anlamıyla bir varlık-yokluk mücadelesiydi ve bu mücadelede tek bir silahları vardı. Özgürlükleri İçin Ölümü Hiçe Sayan Savaşçı Ruhları…
Kaynak:Biyografiler.com
Tomris İçin Yapılan Aramalar
Tomris yaşıyor mu?, Tomris biyografi, Tomris hayatı, Tomris özgeçmişi, Tomris hakkında, Tomris doğum yeri, Tomris fotoğraf, Tomris video, Tomris resim, Tomris kimdir?, Tomris kaç yaşında?, Tomris nereli, Tomris memleketi, Tomris albümleri