Türkiye’de otobüsçülük deyince akla ilk gelen isimlerden olan Kâmil Koç Otobüsleri firmasının kurucusudur.

Kamil Koç, 1901 yılında Bilecik ilinin ilçesi Pazaryeri'nde doğmuştur. 3 kardeşi vardı. İnönü ve Sakarya Meydan Muharebeleri (1921) yıllarında babasını kaybetti.

Kamil Koç, Rüştiye (ortaokul) ikinci sınıfı terk edip çalışma hayatına atıldı. Askere gidinceye kadar, kardeşleriyle birlikte çiftçilik yaptı. 1922 -1924 yılları arasında askerlik görevini, Bilecik Kumandanlığı santralinde yaptı.

Bursa’da yolları çok virajlı olduğu için ulaşım zorluğu çekilen bölgelere nakliyecilik yapmaya karar verir. Ehliyet almak şimdiki gibi iki-üç haftalık bir olay değildir. Tam altı ay boyunca direksiyon dersi gördükten sonra ehliyetine kavuşur.

Kamil Koç, askerden terhis olup evine döndüğünde, araçsız, teknolojisiz başarılı olamayacağını görünce komutanının da tavsiyelerini dikkate alarak, o yılın çiftçilikten kazandığı mahsul parasıyla 1926 yılında Fiat şase araba aldı. Birinci vitesle kalkan, ikinci vitesle giden ve bir de freni olan bu araçta karoser (kaporta) bile yoktur. Üstünü ahşap ve tente kaplatarak yolcu taşımacılığına başladı.

İlk seferler Bursa-Bilecik- Karaköy (Bilecik ilinin Pazaryeri ilçesine bağlı bir köy) arasındaydı. Gece gündüz taşıyabildiği kadar kişiyle, seferler yapar. Taşıyacak kimseyi bulamadığında da un çuvallarının nakliyesini gerçekleştirir. Yavaş yavaş para kazanmaya başlayınca, işlerini biraz büyütür ve ailenin diğer fertleri de kendi işlerini bırakarak ona yardım etmeye başlar.

Kamil Koç, sadece birkaç yıl sonra, yarısı kendisinin, yarısı bir başkasının olan bir otobüs sahibi olur. Çok geçmeden de, artık kendi otobüsünün, sonra da otobüslerin sahibi olur.

Henüz otogar mefhumu ortada yokken, şehir içinden kalkan otobüsleri için bir garaj, hemen onun karşısında da idari bir bina satın alan Kamil Koç, işleri iyice büyütmüştür. İşe başlamasından altı-yedi yıl sonra artık şoförlüğü akrabalarına bırakan Kamil Koç, kendisi de yönetimle ilgilenmeye başladı.

İkinci Dünya Savaşı başladığında, askeriye seferberlik nedeniyle Kamil Koç’un otobüslerinin bir kısmına el koyar. O da bunun üzerine, kamyonculuğa başladı. Borçlanarak 28 tane kamyon satın aldı.

Austin Oto Bayiliğini yaptığı 1943-1951 yılları arasında Ereğli Kömür İşletmeleri'ne Zonguldak ve Devrek dolaylarından maden direği taşımacılığı yaptı. Yeni kurulan İzmit Kağıt Fabrikası'na da Bartın'dan tomruk sevkiyatı yaptı. Bir dönem sabun ve tütün alım satımıyla ilgilendiyse de, seferberlik hali ortadan kalkınca da tekrar otobüsçülüğe dönerek esas olarak şehirlerarası yolcu taşımacılığını geliştirdi.

Kamil Koç’un hedefi Edirne’den Ardahan’a Kamil Koç bayrağını dikmektir. Nitekim yapar ama bu ona çok pahalıya mâl olur. Zira, o günün şartlarında iki gün otobüsten haber alamamak, yolların bozukluğu nedeniyle kazaların meydana gelmesi, onu Türkiye’nin her yerine sefer düzenleme vizyonundan yavaş yavaş vazgeçirir. “Demek ki kontrol edemediğim uzaklığa otobüs yollamamam gerekirmiş” der. O yıllar, aynı zamanda otobüsçülükte rekabet de ortaya çıkar. Hatta öyle ki, talep fazlalığından Türkiye’de otobüs bulunmaz. Rekabette bir adım öne çıkmak isteyenler otobüslerinde hostes bulundurmaya başlar. Ama bu hizmetin başlaması, otobüslerde kazaların da artmasına sebep olur. Şimdiki gibi iyi eğitim almamış şoförler, zaten bozuk olan yollarda ilgilerini hosteslere kaydırınca peş peşe kazalar yaşanır. 1960’lı yıllar Kamil Koç’un kazalar nedeniyle yüksek tazminatlar ödemek zorunda kaldığı ve işlerinde durgunluğun başladığı dönem olur. O tarihten sonra, takip edemeyeceği için Ankara’nın doğusuna sefer düzenlemekten tamamen vazgeçer. Çok üzülür ama “Hiç olmazsa, ülkenin doğusuna otobüsçülüğü öğrettim” diyerek kendini avutur.

Kamil Koç’un sağlığı da, yavaş yavaş bozulmaya başlar. Sağlığı iyice bozulmadan, şirketini anonim şirkete dönüştürür ve artık bir logosu olmasını ister. O sırada aile dostları olan Mimar Sinan Üniversitesi’nin yazı ve grafik hocası İlhami Turan’dan öğrencileri arasında bir yarışma düzenlemesini ister. Elemelere kalan logolar arasında seçim yapmak için, ailenin tüm fertlerini bir araya toplar. Stilize edilmiş koç kafasının yanından uzayıp giden yolları temsil eden bugünkü logolarını ailenin tüm bireylerinin oyuyla seçerler.

Kamil Koç, evli idi ve Sadiye Çağalıkoç (d.1926-ö.2013 ), Samiye ve İsmet adını verdiği 3 kız evladı vardı.

Kamil Koç, 1975 yılında İstanbul'da 74 yaşında ölmüştür.

Kamil Koç'un sık kullandığı birkaç deyim ve atasözü:
Al Gömlek alarır, ya yeninden çıkar ya yakasından
Doğru sendeler, yıkılmaz; Haram yedi sülaleden çıkar
Aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz
Aşağıdakine bakıp gerinmeyin, yukarıdakine bakıp yerinmeyin
Taş olun, baş yarın, bir baltaya sap olun
Yiğit at yemini kendi arttırır
At binenin, kılıç kuşananın
Dağa çıkan kurdu görür

Kamil Koç otobüs firması, 4 Haziran 2013 tarihinde 65 milyon TL'ye Actera Group'a satıldı. 2019 yılında da küresel bir otobüs operatörü ve Avrupa'nın en hızlı büyüyen mobilite girişimi olan Almanya'dan FlixMobility'ye satıldı.

Kâmil Koç Otobüsleri A.Ş. bugün Türkiye’nin en büyük 500 firması arasında yer almaktadır.

Kaynak:Biyografiler.com