8 Aralık 2024'ten bu yana Suriye'nin de facto devlet başkanı ve Askerî Koordinasyon Odası Başkomutanıdır.

Ahmed Şara, 1982 yılında babasının işi nedeniyle bulundukları Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da doğmuştur. Babası Hüseyin eş-Şara Suudi Arabistan'da petrol mühendisi olarak çalışıyordu, annesi ise coğrafya öğretmeniydi. Asıl adı Ahmed Hüseyin el Şara, takma adı ise Ebu Muhammed El Colani'dir. Ailesi 1967 yılında 5 Haziran 1967 - 10 Haziran 1967 tarihlerinde yapılan Altı Gün Savaşı sırasında İsrail'in işgali yüzünden Golan Tepeleri'ndeki evlerini terketmek zorunda kaldı. Colani ve ailesi 1989 yılında Suudi Arabistan’dan Suriye'de Şam'a dönüp ve Mezze Mahallesi'nde yaşamaya başladı.

Ahmed Şara, 2003'te ABD işgaline karşı mücadele etmek için Irak'a giderek El Kaide'ye katıldı. Irak'ta ABD tarafından 2006 yılında yakalandıktan sonra bir süre Amerikan hapishanesinde kaldı. Ahmed Şara, Ebu Gureyb, Bucca Kampı, Cropper Kampı ve El-Taci hapishanesi de dahil olmak üzere çeşitli tesislerde beş yıldan fazla bir süre hapsedilmiştir. Bu süreçte kazandığı askeri tecrübeler ve ideolojik dönüşüm, onu gelecekteki liderlik yolunda hazırlamıştır. Ahmed Şara, 2016 yılında El-Kaide ile bağlarını koparmadan önce, El-Kaide'nin eski Suriye kolu olan ve artık feshedilmiş olan El-Nusra Cephesi'nin lideri olarak görev yapıyordu. Ahmed Şara'nın 2006 yılında Irak'ta ABD güçleri tarafından yakalandıktan sonra çekilmiş fotoğrafı.

El-Kaide'den ayrıldığından beri Ahmed Şara, cihatçı görüşlerden ziyade Suriye'de kurumsal yönetime odaklanarak uluslararası meşruiyet arayışına girdi. Kontrol ettiği topraklarda vergi toplayan, kamu hizmetleri sağlayan ve bölge sakinlerine kimlik kartı veren bir yönetim kuran Ahmed Şara, otoriter tutumu ve radikal islamcı muhalefeti bastırması nedeniyle bazı eleştirilere maruz kaldı. Heyet Tahrir Şam (HTŞ), Batılı ülkeler nezdindeki konumunu iyileştirmek amacıyla El-Kaide ve IŞİD ile mücadeleye öncelik verdi. Heyet Tahrir Şam (HTŞ); IŞİD'i, El-Kaide'yi ve kendi topraklarındaki muhalif güçlerin çoğunu başarılı bir şekilde yenilgiye uğrattı ve HTŞ'ye bağlı Suriye Kurtuluş Hükûmeti aracılığıyla yönettiği İdlib vilayetinin büyük bölümünde kontrolü sağladı. ABD Dışişleri Bakanlığı Mayıs 2013'te Ahmed eş-Şara'yı “Özel Olarak Belirlenmiş Küresel Terörist” olarak listeledi ve dört yıl sonra yakalanmasını sağlayacak bilgi için 10 milyon dolar ödül verileceğini duyurdu.

Ahmed Şara, 28 Eylül 2014'te bir sesli açıklama yayınlayarak “ABD ve müttefikleriyle” savaşacağını belirtti ve savaşçılarını IŞİD'e karşı savaşırken Batı'dan yardım kabul etmemeye çağırdı. Daha sonraki yıllarda daha ılımlı bir görüntü çizerek Batılı ülkelerle savaşma arzusu taşımadığını belirtmiş ve azınlıkları koruma sözü vermiştir.

Amerika Birleşik Devletleri, 20 Aralık 2024 tarihinde Heyet Tahrir Şam (HTŞ) yetkilileri ile Şam'da yapılan diplomatik görüşmelerin ardından Ahmed Şara'nın yakalanması için koyduğu 10 milyon dolarlık ödülü kaldırdı.

2011'de iç savaşın patlak vermesiyle Suriye'de ortaya çıkan Ahmed Şara, El Kaide bağlantılı Nusra Cephesini kurdu. Bu örgüt daha sonra Heyet Tahrir Şam (HTŞ)'a dönüştü. 2011 yılında Beşşar Esad ve hükümetine karşı başlayan Suriye'nin iç savaşında önemli bir rol üstlenen Muhammed El Colani, özellikle Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri ve askeri harekat komutanı "Colani" olarak tanındı.

Ahmed Şara, 27 Kasım 2024 tarihinde, (Heyet Tahrir Şam (HTŞ)'nin Beşşar Esad yanlısı Suriye Arap Ordusu'na karşı yürüttüğü taarruza ("Saldırganlığı Caydırma - Rad'ul Udvan" operasyonunu) liderlik etti. Hızla ilerleyen muhalifler 28 Kasım'da Halep'i Şam'a bağlayan otoyolu kesti, aynı gün 46. Alay Üssü’nü ve en az 8 köyü ele geçirdi. 29-30 Kasım tarihlerinde ülkenin en büyük ikinci kenti Halep, 4 Aralık'ta Hama, 7 Aralık'ta Humus ve 8 Aralık 2024 tarihinde Şam'a girerken Beşşar Esad, Moskova'ya kaçtı ve Rusya hükûmeti tarafından kendisine siyasi sığınma hakkı verldi. HTŞ lideri Colani ise aynı gün Suriye devlet televizyonunda Beşşar Esad'ı devirdiklerini açıkladı.

Ahmed Şara, Beşşar Esad rejiminin düşüşünden sonra 8 Aralık 2024 günü Şam'daki Emevi Camii'nde yaptığı konuşmada Esad rejiminin düşüşünü “bölge tarihinde yeni bir sayfa” olarak nitelendirdi ve Suriye'nin mezhepçilik ve yolsuzlukla karakterize edilen “İran'ın emelleri için bir oyun alanı” olmasını kınadı. 12 Aralık'ta Türk yetkililerle bir araya gelerek Esad'ın devrilmesinden bu yana ilk diplomatik teması gerçekleştirmiş oldu.

Kaynak:Biyografiler.com