Adalet Partisi
Adalet Partisi
Adalet Partisi (kısaca AP), 1961-1980 yılları arasında faaliyet yürütmüş liberal muhafazakâr bir Türk siyasi partisi.
1965-1971 yılları arasında tek başına, 1970'li yılların büyük bölümünde ise koalisyonlarda ülke yönetiminde söz sahibi olmuş olan parti, 12 Eylül Darbesi sonrasında 1980 yılında diğer siyasi partilerle birlikte kapatıldı. Adalet Partisi içinde birçok eski DP'li politikacı bulunmaktaydı. AP özellikle idamların ardından oluşan toplumsal tepkiyi iyi bir şekilde değerlendirdi. Bu Demokrat Parti seçmen tabanının büyük bir kısmının AP'yi tutmasını sağladı. Adalet Partisi Türk siyasal hayatında asıl çıkışını ise 1964'te Süleyman Demirel'in genel başkan seçilmesiyle yapmıştır.
Siyasi yelpazede merkez sağda bulunan Adalet Partisi; piyasa ekonomisini benimsemiş, kalkınmacılığı ve büyümeyi hedef almıştı. Toplumsal ilişkilerde dinsel öge ve yapıları kollamakla birlikte temelde laik bir partiydi. Muhafazakâr ve liberal çevrelerin merkezine oturabilmişti. Ancak bu 1970'teki bölünmeyle son buldu ve İslamcı ve liberal kanat partiden koptu. Buna rağmen Adalet Partisi'nin hem kırsal hem de kentsel alanlarda etkinliği sürmüştür.
Tarihçe
27 Mayıs Darbesi'ni yapan Türk Silahlı Kuvvetleri; Demokrat Parti'nin birçok yönetici ve milletvekilini Yassıada'da toplamış, partiyi kapatmış, 16 Eylül 1961'de Hasan Polatkan ile Fatin Rüştü Zorlu'yu ve 17 Eylül 1961'de ise Adnan Menderes'i idam ettirmişti. Adalet Partisi, kapatılan Demokrat Parti'nin (DP) ardılı olarak, böyle bir ortamda siyaset sahnesine çıktı. Tahsin Demiray, Ethem Menemencioğlu, Mehmet Yorgancıoğlu, Muhtar Yazır, Necmi Ökten, Cevdet Perin, Emin Açar ve Kamuran Evliyaoğlu gibi Demokrat Parti'nin bazı eski üyeleri ile 27 Mayısçılarla görüş ayrılığına düşen emekli orgeneral Ragıp Gümüşpala ve Şinasi Osma, Halit Ağca ve Dr. İhsan Önal gibi çeşitli kişiler, 11 Şubat 1961'de bir dilekçe vererek Adalet Partisi'ni kurdular. Milli Birlik Komitesi (MBK) tarafından siyasi partilerin "demokrat" adını kullanması yasaklandığından, partiye Adalet Partisi adı verildi.
AP, kurulduğu yıl içerisinde 61 ilde teşkilatını tamamlayıp 15 Ekim 1961 seçimlerine katıldı ve %34,8 oy toplayarak 450 üyeli TBMM'de 158 milletvekilliği, 150 üyeli Cumhuriyet Senatosu'nda ise 70 senatörlük aldı. Seçim sonuçları neticesinde, birinci parti olarak çıkan Cumhuriyet Halk Partisi'nin genel başkanı İsmet İnönü liderliğinde Cumhuriyet tarihinin ilk koalisyon hükümeti olan CHP-AP koalisyonu kuruldu. 24 Mart 1963'te Celal Bayar'ın Kayseri Hapishanesi'nden sağlık nedenleri ile tahliye edilmesi ve Ankara sokaklarında AP'lilerce karşılanması çeşitli gençlik örgütleri ve subaylardan oluşan bir grubun Celal Bayar'ın evini, Adalet Partisi genel merkezini, Son Havadis ve Yeni İstanbul gazetelerinin Ankara bürolarını tahrip etmesiyle sonuçlandı.
AP genel başkanı Ragıp Gümüşpala'nın 6 Haziran 1964'teki vefatının ardından geçici genel başkan Saadettin Bilgiç, 27-29 Kasım 1964 tarihlerinde düzenlenen büyük kongrede görevini Süleyman Demirel'e devretti. Süleyman Demirel liderliğindeki Adalet Partisi 1965'te İsmet İnönü başbakanlığındaki Cumhuriyet Halk Partisi hükümetini düşürdü. Henüz milletvekili olmayan Demirel 1965 seçimlerinde Adalet Partisi'ni birinci parti yaptı ve meclise oyların %52,9'u olan 4.921.236 oyla 240 milletvekili seçtirdi. Senatoya ise Adalet Partisi'nden 97 senatör seçildi. Bu sonuçlarla I. Demirel hükümeti kuruldu. 1969'da partinin oy oranı düştüyse de 1965 seçimlerinde geçerli olan Milli Bakiye Sistemi yerini d'Hont Sistemi'ne bıraktığından Adalet Partisi'nin milletvekili sayısı arttı. Böylece Adalet Partisi 1969 seçimlerinde oyların %46,5'ini almasına rağmen parlamentoya 256 milletvekili soktu.
1970 yılının Şubat ayı bütçe görüşmelerinde, partili bazı milletvekilleri ve senatörler bütçeye ret oyu vererek II. Demirel hükumetini düşürdüler. Bunlardan 41 kişi partiden ayrılarak, Ferruh Bozbeyli başkanlığında Demokratik Parti'yi kurdular.
60'lı yılların sonuna yaklaşılırken tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de sağ-sol çatışmaları, öğrenci hareketleri, işçi mitingleri ve Amerikan aleyhtarlığı artmıştı. Kısa bir süre sonra, Türk Silahlı Kuvvetleri 12 Mart 1971 muhtırasıyla Süleyman Demirel'i başbakanlıktan uzaklaştırdı ve Adalet Partisi'ni iktidardan düşürdü.
Adalet Partisi'nin yükselişi 14 Ekim 1973 seçimlerinde durdu. Bu seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi birinci parti olarak 185 milletvekili çıkarırken; AP'nin oy oranı %29,76'ya, milletvekili sayısı 149'a, senatör sayısı da 22'ye indi. Bu düşüşün nedenleri, Cumhuriyet Halk Partisi'nin yükselişi olduğu kadar, Adalet Partisi'nden kopan Demokratik Parti ve Millî Selamet Partisi gibi küçük partilerin sağ oyları bölmesi idi. Seçimlerin ardından Cumhuriyet Halk Partisi-Millî Selamet Partisi koalisyonu kuruldu, Kıbrıs davasıyla bu hükümet itibar topladı, ancak Bülent Ecevit erken seçime gitmek üzere ayrılınca hükümeti kurma görevi Adalet Partisi'ne kaldı. Adalet Partisi yanına Millî Selamet Partisi, Cumhuriyetçi Güven Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi'ni alarak Milliyetçi Cephe'yi oluşturdu. 1975-1977 yılları Milliyetçi Cephe ile geçti. 1977 erken seçimleri de siyasal görünümü değiştirmedi. Kimse tek başına iktidar olamadı. Cumhuriyet Halk Partisi azınlık hükümeti kuruldu. Güvenoyu alamayınca, Adalet Partisi II. Milliyetçi Cephe'yi kurdu. Ancak 1977 sonunda hükümet gensoruyla düşürüldü. Siyaset istikrarsızlığı, terör, dış baskılar, iktisadi gerileme, ve hayat pahalılığı son haddindeydi. 1979 sonunda Adalet Partisi eski ortakların parlamento desteğiyle azınlık hükümeti kurmuşken 12 Eylül 1980 askeri darbesiyle perde kapandı. Parti diğer siyasi partilerle birlikte 16 Ekim 1981 tarihinde resmen feshedilmiştir.
Adalet Partisi, Demokrat Parti'nin mirasçısı olduğunu her zaman vurguladı, hatta ilk seçimlerde eski Demokrat Partilileri partiye aday gösterdi. Muhafazakâr bir partiydi, sağa kaymış, aşırı akımları desteklediği için liberallerce eleştirilmiş ve ikiye bölünmüştü. Partiye önceleri oy veren tarikat ve tekkeler sonradan Millî Selamet Partisi'ne yönelmişti.
Partiyi yıpratan Milliyetçi Cephe dönemi olmuştu. Milliyetçi Cephe Adalet Partisi-Millî Selamet Partisi-Milliyetçi Hareket Partisi ittifakıydı ve bir askeri darbeyi daha hazırlamıştı. 12 Eylül darbesi geldi ve hepsi kapandı. 19 Haziran 1992 tarihinde kabul edilen 3821 sayılı Kanun ile; daha önce kapatılmış olan Siyasi Partilerin, aynı ad, rumuz, amblem, rozet ve benzeri işaretleri kullanarak yeniden açılmasına müsaade edildi. Bunun üzerine Adalet Partisi Büyük Kongresi 19 Aralık 1992 tarihinde Ankara Atatürk Spor Salonunda toplandı. Bu Kongre Partinin son genel Başkanı Süleyman Demirel ile 1965'ten beri onun en büyük rakibi Genel Başkan Yardımcısı Teşkilat Başkanı Saadettin Bilgiç arasındaki rekabetin son raunduna sahne olmuştur.
Sadettin Bilgiç, Eski Bolu Milletvekili Müfit Bayraktar öncülüğündeki bir grup eski AP milletvekili Adalet Partisinin Kimliğinin devam ettirilmesi yolunda bir cepheyi Doğruyol Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Süleyman Demirel'e karşı açmış ve Katılan delegelerin ezici çoğunluğunun kararı ile Adalet Partisi Mevcut bulunan ve İktidarı elinde bulunduran Doğru Yol Partisine katılma kararı alarak tüm mal varlığı borç ve alacakları ile DYP ye katılmıştır. Geleneksel olarak aynı partinin devamı olan Büyük Türkiye Partisi askerlerce kapatıldıktan sonra kurulan Doğru Yol Partisi aynı çizgiyi izledi. Bu suretle Selanik Sokak'ta bulunan 5 katlı AP genel merkez binası da dahil olmak üzere birçok mal Doğru Yol Partisi'nin oldu.
Adalet Partisi isminin tescil edilmesi ve saklanması için 11 Nisan 1995 tarihinde yeniden açılmıştır. 26 Kasım 2009'a kadar faaliyet göstermesine karşın seçimlere katılma yeterliliğine sahip olmadığı için hiçbir seçime katılmayarak sadece tabela partisi olarak kalmıştır. Son genel başkanlığını Bülent Şimşek Özçelik yapmıştır.
Adalet Partisi, 9 Ekim 2015 tarihinde Prof. Dr. Vecdet Öz ve arkadaşları tarafından ilk logosuna çok benzer bir logoyla yeniden kurulmuştur.