Türkiye’nin en Büyük Biyografi ve Otobiyografi Sitesi

Lee Falk

Lee Falk

Doğum Tarihi: 28.Nisan.1911

Ölüm tarihi: 13.Mart.1999

Lee Falk kaç yaşında öldü : 88

Burcu: Boğa

Meslek: Yazar, Karikatürist, Tiyatro Yazarı

Doğum Yeri: St. Louis, Missouri, ABD

Ölüm Yeri: New York, ABD

Lee Falk, 28 Nisan 1911 tarihinde St. Louis, Missouri, ABD'de Yahudi olan ailesi Benjamin Gross, Eleanor Alina çiftinin oğlu olarak doğmuştur. Asıl adı Leon Harrison Gross'dur. Leslie Falk adında bir kardeşi vardı. Babası Benjamin Gross, Lee Falk çocukken öldü ve bir süre sonra annesi Eleanor, Lee Falk ve kardeşi Leslie'nin baba figürü olan Albert Falk Epstein ile evlendi. Lee Falk, üniversiteden ayrıldıktan sonra soyadını değiştirerek üvey babasının ikinci adını aldı. Çocukluğundan beride adı olarak "Lee" lakabını kullanıyordu.


Çizgi Roman yazarı olan Lee Falk, Büyücü Mandrake ve Kızılmaske'nin (Phantom) yaratıcısıdır. Lee Falk'ın ilk serüvenini 1934'de kaleme aldığı “Sihirbazlar Kralı Mandrake” dir. Sanatçının başlıca esin kaynağı ise 1911-1993 yılları arasında yaşamış olan Kanadalı ünlü sihirbaz Leon Mandrake'ydi. Öyle ki çizgi romanın en önemli yan karakterleri arasında yer alan, Mandrake'nin uzatmalı nişanlısı “Prenses Narda” bile adını Kanadalı gerçek Mandrake'nin eşinden almıştı.

1934 yılında Mandrake'yi yaratan Lee Falk, daha sonra çizim işini Phil Davis'e, ardından da Fred Fredericks'e devretti.

Lee Falk, II. Dünya Savaşı sırasında Savaş Enformasyon Bürosu radyo yabancı dil bölümünde görev yaptı ve radyo istasyonu KMOX için propaganda şefi olarak çalıştı.

3 evlilik yapan Lee Falk'ın eşlerinin adı sırası ile Louise Kanaseriff, Constance Moorehead Lilienthal ve Elizabeth Moxley'dir. Conley Falk, Diane Falk, Valerie Falk adlarında 3 çocuğu vardır.

Lee Falk'ın karikatürden sonraki en büyük tutkusu tiyatro ve sahne oyunlarıydı. Lee Falk, yaşamı boyunca bir ara beş tiyatro işletti ve yaklaşık 300 oyun üretti ve bunların yaklaşık 100'ünü yönetti. Falk, ikisi de Çizgi Roman karakterine dayanan Happy Dollar ve Mandrake the Magician adlı iki müzikal de dahil olmak üzere 12 oyun yazdı.

Lee Falk, çizgi roman ve tiyatro alanında çok sayıda ödül kazandı; bunlardan bazıları:
Sarı Çocuk Ödülü (1971)
En iyi yabancı çizgi roman yaratıcısı Adamson Ödülü (İsveç, 1977)
Altın Adamson (İsveç, 1986)
Ulusal Karikatürcüler Derneği'nin Gümüş T-Kare Ödülü (1986)
1989 yılında Mürekkep Ödülü'ne layık görüldü.
Mayıs 1994'te doğduğu yer olan St. Louis, onu Lee Falk Günü ile onurlandırdı.
2013 yılında Will Eisner Onur Listesi'ne girdi.

Lee Falk da birçok kez St. Louis Şöhretler Kaldırımı'nda yıldız adayı oldu ve 28 Nisan 2015'te, 104. doğum gününde düzenlenen bir törenle onurlandırıldı.

Lee Falk, 13 Mart 1999 tarihinde New York, ABD'de 88 yaşında kalp kirizinden ölmüştür.

KIZILMASKE (Phantom):
1500’lü yıllarda, babasıyla yolculuk ederken gemisi korsanların saldırısına uğrayan genç bir adam, korsanların elinden kurtulup yaralı bir halde Bengali sahillerine çıkmayı başarır. Pigmeler tarafından iyileştirilen adam şöyle der; “Bütün hayatımı; korsanlık, haksızlık ve zalimlikle savaşmaya adıyorum. Oğullarım da benim yolumdan gidecek...”

‘Fantom’, Bengeli ormanlarında kendisine bir hayat kurarak yeminini yerine getirmek için kötülerle savaşarak kötülükle tek başına mücadele etmeye başlar. Köpeği ‘Şeytan’ ile atı ‘Kahraman’, bu yolda en büyük yardımcısı olur.

Günler günleri, aylar ayları, yıllar yılları takip eder. 10 kaplan gücüyle kötülerle savaşır. Onlara bir de yüzüğüyle yüzlerine hayat boyu geçmeyecek kuru kafa damgası vurur. Ölümlü dünyada ‘Fantom’ ölümsüzdür. Ormanda ‘Ölümsüz Ruh’ olarak da korku salmaya başlar.

Orijinal adı ‘The Phantom’ olan Kızılmaske, ABD’li yazar Lee Falk tarafından 17 Şubat 1936’da yayımlandı.

Çizgi Roman dünyasının ilk kostümlü kahramanı olan Kızılmaske’nin kıyafetinin orijinal rengi mor.

Aralarında Türkiye’nin de olduğu bazı ülkelerde kıyafeti, kırmızıya dönüştürüldü. Kırmızı kıyafetinden dolayı Türkiye’de, ‘Kızılmaske’ adıyla yayımlandı.

Mandrake :
“Mandrake” Çizgi Romanı, kahramanımızın, ikiz kardeşi Derek ile birlikte henüz çok küçük yaşlardayken anne-babası tarafından, Tibet'in gizemli dağları arasında kamufle olmuş bir sihirbazlık akademisine öğrenci olarak verilmesiyle başlar. Burada, çok sıkı bir disiplin altında okültizm ve hipnoz sanatlarının inceliklerini öğrenen iki kardeş, zaman içinde Akademi Başkanı Theron'un da en gözde öğrencileri arasına katılırlar. Ancak, Mandrake'ye göre daha disiplinsiz bir kişiliğe sahip olan Derek, bir süre sonra elde ettiği kötüye kullanma yönündeki eğilimleri fark edilince Akademi'den uzaklaştırılır. Yolları bir daha hiç buluşmamacasına ayrılan iki kardeş, aynı zamanda ömürleri boyunca da birbirlerine karşı mücadele eden iki rakibe dönüşeceklerdir.

Akademi'den başarıyla mezun olan Mandrake, ülkesi ABD'ye geri döner ve çalışmalarını rahatça yürütebilmek amacıyla “Xanadu” (Zanadu okunur) adını taşıyan dev bir malikâne yaptırır. Ailesinden kalan büyük miras sayesinde, herhangi bir ekonomik sıkıntı çekmeden bütün hayatını suç ve suçlularla savaşmaya adayan kahramanımız, sonrasında ise anavatanı Afrika'da “Yedi Ulusun Prensi” nâmıyla tanınan dev cüsseli arkadaşı “Abdullah/Luthor” ile birlikte serüvenden serüvene atılacaktır.

O ve sadık yardımcısı dünyayı daha yaşanabilir bir yere dönüştürmek için karanlık güçlerle mücadele ederlerken, her ikisinin -fırsat bulup bir türlü evlenemedikleri - uzatmalı nişanlıları Narda ile Karma da daima yanlarındadır. Narda, müstakbel eşi Mandrake gibi beyaz ve batılı iken, Karma ise Abdullah'ın ırkî tercihine uygun bir biçimde çikolata renklidir. Ayrıca, soylu ailelerden gelen bu iki hanım da “prenses” unvanına sahip bulunmaktadır. Ki ırkçılığın tavan yaptığı 1930'ların ABD'sinde bu denli popüler bir Çizgi Romanda iki önemli kahramanın siyah oluşu bile başlı başına sosyolojik bir devrimdir.

Akademi'de kazandığı sihir ve hipnoz becerilerini keskin zekâsıyla birleştiren Mandrake, şöhreti suçlular dünyasında yayıldıkça, yasadışı faaliyetlerle mücadele eden kurumların da örtülü biçimde yardım istedikleri birine dönüşür. Çalışmalarını büyük bir gizlilik içinde yürüten “Inter-Intel” adlı örgüt de bunlardan biridir. Mandrake “Inter-Intel” adına sık sık uluslararası görevler üstlenir ve bunların hepsini başarıyla sonuçlandırır. Kahramanımız, örgütle ilişkilerini ise Jed adlı bir ajan dostu aracılığıyla yürütmektedir.

Öte yandan, Üstad'ın küresel ölçekte faaliyet gösteren azılı suçlulara karşı giriştiği mücadeleler sırasında, zaman zaman ikiz kardeşi Derek'le de karşı karşıya geldiğini görürüz. Uzun zaman önce “karanlık taraf”ı seçmiş olan Derek, ağabeyi kadar üst düzeyde bir sihirbaz olamasa bile, kötülüğe hizmet noktasında gayet başarılı birine dönüşmüştür.

Mandrake'nin yolunun sık sık kesiştiği bir diğer tehlikeli rakibi ise dünyanın her köşesine yayılmış bulunan dev bir mafya örgütlenmesi konumundaki “8 Çetesi”dir. Her biri yeryüzünün belli bir bölgesinden sorumlu 8 büyük patron tarafından yönetilen bu çete, usta sihirbazı ortadan kaldırmak için türlü entrikalar çevirse de o her seferinde bu saldırılardan kurtulmayı başarır.

Şimdiye kadar 50'nin üzerinde ülkede yayımlanmış olan bu çizgi romanın en büyük bombası ise Mandrake'nin göz kamaştırıcı malikânesi “Xanadu”da yıllarca sadâkatle görev yapan Japon aşçı Hojo'nun serinin ilerleyen bölümlerde ortaya çıkan gerçek kimliğidir.

Mandrake, “Inter-Intel” binasına yaptığı rutin ziyaretlerde, örgütün yönetici koltuğunda yalnızca bir robot görmekte ve kimliğini hiç kimsenin bilmediği bu gizli şef de kendisine her zaman o robotun içindeki bir vericiden seslenmektedir. Serinin müdavimleri, pek çok serüvenin arka planında silik bir yan karakter olarak boy gösteren Xanadu aşçısı Hojo'nun gün gelip de Inter-Intel'in lideri olduğunu öğrendiklerinde sıkı bir sürpriz yaşarlar.

Mandrake'nin mutfağında birbirinden lezzetli Japon yemekleri hazırlayan, aynı zamanda Uzakdoğu dövüş sanatlarını da çok iyi bilen ve mesaisi bitince sessizce bisikletine atlayıp giden bu ufak tefek şişman adam, gerçekte ise yıllardır hiç kimseye fark ettirmeden dünyanın en büyük anti-terör örgütünü yönetmektedir.

Ve 75 yıldır sürüp giden bütün bu öyküde yazar Falk'ın okurlara yaptığı en muhteşem sürpriz ise Sihirbazlık Akademisi Başkanı Theron'un, Mandrake ve kardeşi Derek'in babası olduğu gerçeğinin ortaya çıktığı bölümdür.

Kaynak:Biyografiler.com