Cüneyt Algür, 27 Kasım 1948 tarihinde İstanbul'da doğmuştur. 4 - 5 yaşlarında iken, bir tiyatro oyununun Western tarzı sahne dekorundan etkilendi. 6 yaşında iken resim çizmeye başladığı sürede, radyoda çeşitli ülkelerin müziklerini dinlerken, Batı Müziği şarkılarını sevdi ve dinlemeye başladı. 12 -14 yaşları arasında yaptığı ilk yağlıboya tablolarını sattı.

Cüneyt Algür, 16 -17 yaşlarında iken, 1965 yılında bir müzik grubu kurmaya karar verdi. Cüneyt Algür’ün teklifini kabul eden arkadaşları Ender Koray ve Bilgin Özbay’ı yanına alarak bir grup kurdu. Grubun ismi önce, geçici olarak "Burç altılısı“ oldu. Aynı yıl bir kıza aşık oldu, bir buçuk sene kadar arkadaşlıkları sürdü. İlerki senelerde, kavuşamadığı o kız için şarkılar yaptı. Bu şarkılardan birkaçı: "Giden yıllar“, "İyi geceler aşkım“, "Sen ve ben“, "Gel aşkım“, "Senin için“, "Bitmeyen Bahar“, "Sen yoksun“, "Eski bir şarkı“, "Aklımda o kız“, "Bizim şarkımız“.

1965 yılında ilk yaptığı şarkının sözleri Karacaoğlan’a ait idi. Cüneyt Algür, annesinin desteği ve maddi katkılarıyla, memur olan halasının ve teyzesinin katkılarıyla, kurduğu Grubun kostümleri yapıldı.

Cüneyt Algür'ün kurduğu "Burç altılısı“ Grubun önceleri solisti Recep Harman iken daha sonra 1966 yılında İbrahim Sesigüzel (İbo) oldu. Yine 1966 yılında, baterist Güngör Turgal gruba katıldı. O sıralarda grup yeni bir isim arayışında iken, Cüneyt Algür'ün kısa süre önce ölen "Kont" adındaki köpeği aklına geldi ve grubun ismini “Kontlar” olarak değiştirdiler. Böylece Kontlar’ın Orijinal elemanları da kesinleşti: Grubun kurucusu Cüneyt Algür ritm gitar, Ender Koray solo gitar, Bilgin Özbay bas gitar, Güngör Turgal bateri, İbrahim Sesigüzel solist. Kısa sürede tanındılar ve gazetelerde Kontlar’ın haberleri çıkmaya başladı. Turneler, konserler, gazino ve lokallerde sahne hayatı devam ederken, şarkıcı Asu Maralman'ın ablası olan ve zamanın yine tanınmış isimlerinden olan Nonna Bella ve Beyaz Kelebekler'in ilk Şantözü Gül Ayşe ile kısa bir süre birlikte oldular.

Barış Manço ile arkadaşlığı, İstanbul'daki As Kulüp’ün yazlığında 1967 yılında başladı ve o yıllar Belçika'da yaşayan Barış Manço’un beraberinde gelen Les Mistigris adlı yabancı orkestranın zorunlu dönmesi yüzünden yaptığı birlikte çalışalım teklifi gerçekleşemedi.

Kontlar grubunun ilk plaklarını 1968 yılında Pathe Plaklarına yaptılar.

1969 yılında Cüneyt Algür, turnede bir grup elemanından annesine edilen bir küfürle başlayan olaydan sonra kurduğu grubu bıraktı. Yine 1969 yılında Cüneyt Algür birkaç şarkı yaptı. Bu şarkılardan ikisini Sayra Orkan, söyleyecekti ve Mahmut Tezcan’ın Plak şirketinden 45 lik plak olarak çıkacaktı. Şarkılardan biri Cowboy şarkısıydı ve bunun Sayra Orkan’a uymayacağını düşündü. Aşık Veysel’in ısrarına rağmen, bu şarkıları vermemesini iki sebep etkiledi.

Vatani görevinden sonra 1971 - 1972 senelerinde birkaç sinema filminde rol aldı ve fotoroman zamanlarında başrolde görüldü. Bir arkadaşı ile reklam ve dekorasyon şirketi açtı. Ayrıca Kartpostal resimleri, Teks, Tarzan gibi çizgi romanların kapak resimlerini çizdi.

Problemli olan ilk evliliginden sonra yaptığı ikinci evliliğinden bir kızı oldu. Bu evliliğin getirdiği ve yaşadığı olaylardan sonra, eşinin Almanya’daki babasına gitmeye karar verildi. Plak şirketi sahibi Hilmi Coşkun’un, “Almanya’ya gitme işte sekreterin, ofisin gel burayı idare et“ teklifine sıcak bakmadı, kızı için aile bütünlüğü önemliydi. 1976 yılında Cüneyt Algür kendini Almanya’da buldu. Burada da evlilik yürümedi ve bu eşinden boşandı. Türkiye’de yaşadığı olaylardan sonra Türkiye’ye dönmedi. Almanya’da ilk yılları zor geçerken, çevresinde ressam olarak tanındı yağlıboya tablolar sattı, ayrıca kısa bir süre fotoğrafçılık yaptı.

Cüneyt Algür, 1979 yılında bir Alman hanımla tanışıp evlendi. Bu eşinden bir kızı, bir oğlu oldu. 1979 yılında, uzun zaman ara verdiği müzik çalışmalarına, gitarıyla şarkılar yaparak yeniden başladı.

1980 yılından itibaren, ailenin geçimini sağlamak için, diş Teknisyenliği, kamyon şoförlüğü, metal işçiliği, kaynakçı, kulak işitme cihazları satışı işi, oto plastik Labor teknisyeni gibi işlerde çalıştı. Ek olarak dükkanların dış dekoru ve yazılarını yaptı, yine yağlıboya tablolar ve mecmua kapak resmi yapıp sattı. Demo şarkıları olan bir kasetine Almanya’daki bir Türk plak şirketi 10,000 mark verdi fakat şarkılar demo idi. Cüneyt Algür bunu kabul etmedi, doğru dürüst bir kayıt için stüdyo masrafı gerekiyordu ve o para yoktu. Sonra, yaptığı üç şarkısını Alman Bellaphon Plak şirketine gidip dinletti, longplay teklifi aldı fakat, Longplay de olacak şarkıların Stüdyo masraflarını karşılayacak durumda değildi. Bir Alman Film Şirketi telefon açarak "gelin konuşalım" dedi. Gittiğinde, Türk ve Alman yapımı bir Film olacak dendi, fakat Türkkadrosundan hiçbir ismi tanımıyordu. Politik bir film olabilir düşüncesi ile bu teklifi reddetti.

1990'lı yıllarda Amerikalı, Alman ve İtalyan sanatçılarının Menajerliğini yaptı. Arada bir kendisinden Türk gazeteleri haber yaparken, bu Menajerliği de iki Türk gazetesine konu oldu. Yine 1990'lı yıllarda Türkiye’ye gelip, 1965 yılında kurduğu grubu Kontlar’ı tekrar bir araya getirdi, fakat devamı Almanya’daki işi sebebiyle gerçekleşemedi. Türkiye ile bağını hiç koparmadı. "Arkadaşımın aşkısın“ şarkısıyla tanınan Juanito ile, Türkiye’de 2000 - 2001 yıllarında her gün beraberlerdi, Paris’te de buluştular. Cüneyt Algür Paris’de iken, bir zamanlar Türkiye’de "Aline“ adlı şarkısıyla tanınan Fransız şarkıcı Christophe, onu Türkiye’ye götürüp televizyona çıkartmasını istiyordu, fakat bu işe sıra gelemedi.

Cüneyt Algür, 2000'li yıllarda Türkiye’de, kendi şarkılarıyla televizyon programlarına çıktı, konser verdi, televizyon dizi müziği yaptı ve iki şirket kurdu. Bu arada çok sevdiği annesini kaybetti. O yıllarda eski arkadaşı İbrahim Sesigüzel (İbo), Cüneyt Algür’ün iki şarkısını stüdyoda söyledi, fakat bu şarkılar medyaya duyurulmadı.

Yine 2000'li yıllarda Cüneyt Algür’ün bir şarkısı, Amerika’da çıkan bir albümde enstrümantal olarak yer aldı. 2010 yılında Endonezya’da Bali’de bir Radyo programına konuk oldu ve birkaç sene önce Avrupa’da bir İtalyan radyo programı, İngilizce bir şarkısını çalarak, program boyunca ondan söz etti.

Cüneyt Algür Almanya’da emekli oldu. Müzikten kopmadı, müzik çalışmalarını evinde devam ediyor, Stüdyosunda kayıt ediyor. Sayısını tam olarak bilmediği 1,000'den fazla şarkı sözü yazdı.

İyi derecede İngilizce ve Almanca bilen ve Almanya’da Frankfurt yakınlarında yaşamına devam eden Cüneyt Algür’ün iki kızı bir oğlu ve ilk kızından bir torunu vardır.

Albümleri:
1968 - Gel yanıma yanıma (enstrümantal müzik) 45'lik plak

Rol aldığı filmler:
1971 - Kanlı define
1972 - Kaplan kadın dehşet adası
1972 - Ocak söndürenler


Kaynak:Biyografiler.com