Biyografiler.com : Her yaşam bir iz bırakır. | Türkiye'nin en çok okunan biyografi sitesine hoş geldiniz.
Buster Keaton

Buster Keaton

Doğum Tarihi: 04.Ekim.1895

Ölüm tarihi: 01.Şubat.1966

Buster Keaton kaç yaşında öldü : 71

Burcu: Terazi

Meslek: Sinema Oyuncusu

Doğum Yeri: Piqua, Kansas, ABD

Ölüm Yeri: Woodland Hills, Los Angeles, Kaliforniya, ABD

Dünya Sinema Tarihinin en büyük komedyenlerinden birisi (Kimilerine göre Charles Chaplin'den bile). Sessiz sinemanın en önde gelen komedyenlerindendir

Buster Keaton, 4 Ekim 1895 tarihinde Piqua, Kansas, ABD’de iki varyete sanatçısının oğlu olarak doğmuştur. Asıl adı Joseph Francis Keaton’dur. Babası Papa Joe Keaton’dur. Daha 3 yaşında ailesiyle birlikte (The Three Keatons) Üç Keaton adı altında gösterilere çıkıyordu.

“Hiç gülmeyen adam” olarak da bilinmektedir. Özel hayatına en çok müdahale edilmiş oyuncu olsa gerek. Herhangi bir yerde ya da herhangi bir zamanda gülmesi kesinlikle yasaktı. Kendisi gülmediği zaman izleyicilerin daha fazla güldüğünü keşfettiği için gülmesi yasaktı.

Altı aylıkken merdivenlerden tepe üstü düşüşüne tanık olan vaftiz babası ünlü sihirbaz Harry Houdini, ebeveynine dönerek, “that was some buster your baby took” demiş; ‘Buster’ adı bu şekilde konmuş.

3 yaşındayken kafasına tuğla düşmüş, parmağını çamaşır makinesinin merdanesine kaptırmış, kasabasına (Piqua, Kansas) harabeye çeviren hortum tarafından yatağından alınıp 250 metre öteye uçmuş ve burnu bile kanamadan sağ kurtulmuş. Tüm bunları yaşayan Buster hiçbir zaman dublör kullanmamış.

21 yaşına kadar anne babasıyla sahneye çıkan Buster, yaşlandıkça alkole daha çok bağlanan babasının baskısı altında yaşadı. Köle gibi çalışıyordu, kendine ait üç kuruşu yoktu. Ama yaşadığı sıkıntıları dışa vurmamayı o zamandan düstur edinmişti. Şikayet etmedi, duygularını dışa vurmadı. Hayata karşı bu tavrını sahne performansına da taşıdı. Ne olursa olsun gülmüyor, ağlamıyor, seyirciye duygusunu hiçbir şekilde belli etmiyordu. Sanki onun yüzü değil de bu, ifadesiz bir palyaço maskesiydi. Bu şekilde seyirciden daha iyi bir geri dönüş – ki bu da kahkahalara tekabül ediyordu – aldığını da keşfetmişti.

1917 yılında akrobasiden sinemaya geçti ve birçok iki bobinlik kısa filmde oynadı. Döneminin en ünlü komedyenlerinden biri olan Roscoe Arbuckle, “Fatty” Keaton’u komedi filmleri için keşfetti. Keaton aynı yıl içinde The Butcher Boy (Kasap Çırağı, 1917) adlı kısa filmle oyunculuk kariyerine başladı. 1. Dünya savaşının son yılında Fransa’daki Amerikan askerlerini eğlendirmek için bir turneye çıktı. Sonraki yıllarda da Keaton her zaman Arbuckle’ın, orijinal stilinin gelişmesinde çok önemli bir rol oynadığını belirtti.

Buster Keaton, 1920 yılından itibaren kendi senaryolarını yazıp yönetmenliğe başladı. Keaton komik adam tiplemesini 19 kısa filmle geliştirdi. Kahramanları tüyler ürpertici olaylar karşısında bile, yüz ifadeleri değişmeksizin, her zaman soğukkanlılıklarını koruyor; savaşçı ruhlarından dolayı olmasa da, hedeflerini soğukkanlılıkla saptadıktan ya da çok temiz yürekli oldukları için de sonunda galip geliyorlardı. Bu dönemdeki kısa filmleri arasında Neighbours (Komşular, 1920), The Playhouse (Tiyatro, 1921) ve Day Dreams (Düşler, 1922) bulunmaktadır. Arkadaşı Arbuckle’ın bir cinayet olayına karışmasından sonra, Keaton 1921’de onun stüdyosunu devraldı. Bundan böyle bir sanatçı olarak sınırsız özgürlüğe sahipti ve filmlerini, herhangi bir yapımcı firmanın kuralları ya da söz hakkı olmaksızın gerçekleştirebildi.

Keaton 18 ay gibi kısa bir zamanda, aralarında The Paleface de (Soluk Benizli, 1921) olmak üzere, ilk dört uzun metrajlı filmini gerçekleştirdi. Bu filmde Buster kelebek avlarken, kendisini öldürmek isteyen Kızılderililerin eline düşer. Ne var ki Buster, topraklarına el koymak isteyen bir petrol şirketine karşı onların haklarını koruyunca, Kızılderililerin reisi kendisine kızını verir. Keaton 1924 yılında çevirdiği Sherlock junior (Sheriock’un Oğlu) filmiyle trük tekniği alanındaki yeteneğini de kanıtladı. Bu filmin bir sekansında bir film göstericisi, gösterdiği filmlerde rüyasında rol alır. Keaton aynı yıl çevirdiği The Navigator (Denizci, 1924) filminde denize açılan beceriksiz milyoner çocuğu rolündeydi. Bu filmi seyircilerin büyük beğenisini kazandı.

1926 yılında yaptığı The General (General) filmi sinema tarihinin tartışmasız doruk noktalarından biridir. Düşman birlikleri, kendi karısıyla birlikte lokomotifini de kaçırınca, makinist iç savaş kahramanına dönüşür. Bu filme Üstünlük kazandıran nitelikler arasında Keaton için tipik olan, realizmi yakalama çabası ve esprilerin ustaca arka arkaya dizilmiş olması sayılabilir. Buna karşın, film ilk gösterime girdiği gece izleyicilerde büyük bir ilgi uyandıramadı.

MGM Stüdyolarının müdürü Joseph P. Schenck, Buster Keaton’u 1928 yılında, kendi stüdyosunu kapatması ve MGM’ın starı olması için ikna etti. Film stüdyosunun katı kuralları Keaton’un sanat özgürlüğünü oldukça kısıtladı. Alışık olduğu çalışma yöntemine zıt olarak, sabit bir senaryoya uymak zorunda kalıyor ve doğaçlama yeteneğini kullanamıyordu. Bu yüzden, MGM için çevirdiği filmler arasında bir tek The Cameraman (Kameraman, 1928) nitelikleri açısından o zamana kadar yaptığı filmlere yaklaşabildi. Mesleki zorluklara özel hayatındaki aksilikler de eklendi. Karısı ondan boşandı ve Keaton kendini alkole verdi. MGM Keaton’un işine 1933’te son verince, oyuncu önemsiz stüdyolar için aynı derecede önemsiz filmler çevirmeye başladı.

Buster Keaton, Hollywood’dan ve MGM’den uzaklaşmayı denedi, Fransa, İngiltere, Meksika’da filmler yaptı. Ama eski düzeyini yakalayamadı. Buna özel yaşamındaki dramlar da eklenince, alkol baş dostu haline geldi.

1938’de yeniden MGM için çalışma şansına erişti. Değişik komediler için gag’lar yazdığı halde, çoğu zaman filmin başında ya da sonunda adı bile zikredilmiyordu. Komedi filmlerinde oynadığı ufak yardımcı rollerde de aynı durumla karşılaşıyordu. Billy Wilder’in Sunset Boulevard (Sunset Bulvarı, 1950) ve Charlie Chaplin’in Limelight (Sahne Işıkları, 1952) filmlerindeki kısa rolleri neredeyse otobiyografik diye nitelendirilebilir. Her iki filmde de bir zamanların sinema aslarının içler acısı çöküşü işleniyordu.

50’lerin sonuna doğru Hollywood, Keaton’un sinema için taşıdığı önemi hatırlayabildi. The Buster Keaton Story (Buster Keaton’ın Öyküsü) adlı biyografik filmle Sidney Sheldon 1957’de Keaton’a bir anıt dikmek istedi ama eser sanatçıyı yeterince onurlandırmaktan uzaktı. Film başarılı olunca, kârında pay sahibi olan Keaton’un maddi sıkıntıları sona erdi ve ufak çapta da olsa, sinemaya dönüşünü kutlayabildi. Senaryosunu Samuel Beckett’in yazdığı sessiz film Film (1965) gibi birkaç ayrıcalıklı yapıt dışında, rolleri oldukça önemsizdi.

Buster Keaton, evliğinden Bob Talmadge ve Buster Keaton Jr. adlarında çocukları vardır.

Buster Keaton, 1 Şubat 1966 tarihinde Woodland Hills, Los Angeles, Kaliforniya, ABD’de 71 yaşında akciğer kanserin yüzünden ölmüştür.

Filmleri :
Yönetmen :
1951 - Excuse My Dust (Sinema Filmi)
1928 - Steamboat Bill, Jr. (Sinema Filmi)
1927 - College (Sinema Filmi)
1926 - General (Sinema Filmi)
1924 - Genç Sherlock (Sinema Filmi)
1923 - Three Ages (Sinema Filmi)
1923 - Our Hospitality (Sinema Filmi)
1921 - The Haunted House (Sinema Filmi)
1920 - Convict 13 (Sinema Filmi)

Senaryo :
1951 - Excuse My Dust (Sinema Filmi)
1940 - Go West (Sinema Filmi)
1926 - General (Sinema Filmi)
1923 - Three Ages (Sinema Filmi)
1921 - The Haunted House (Sinema Filmi)
1920 - Convict 13 (Sinema Filmi)

Yapımcı :
1928 - The Cameraman (Sinema Filmi)
1926 - General (Sinema Filmi)
1924 - Genç Sherlock (Sinema Filmi)
1923 - Three Ages (Sinema Filmi)

Oyuncu :
2006 - Boffo! Tinseltown's Bombs and ... (Sinema Filmi)
2004 - How We Got the Italian Movie B... ( (archive footage)) (Sinema Filmi)
1975 - Hooray For Hollywood (Kendisi (Arşiv Görüntüleri)) (Sinema Filmi)
1970 - 4 Clowns (James Shannon) (Sinema Filmi)
1966 - Bıdık Ile Düdük Gönüllü Kahram... (General Von Kassler) (Sinema Filmi)
1966 - A Funny Thing Happened on the Way to the (Erronius) (Sinema Filmi)
1965 - Sergeant Dead Head (Airman Blinken) (Sinema Filmi)
1965 - Beach Blanket Bingo (Buster) (Sinema Filmi)
1960 - The Adventures of Huckleberry ... (Lion Tamer) (Sinema Filmi)
1956 - Playhouse 90 (Charles Blackburn)(TV Dizisi) (2 Bölüm 1958)
1952 - Sahne Işıkları (Calvero un ortağı) (Sinema Filmi)
1950 - Sunset Bulvarı (Kendisi) (Sinema Filmi)
1949 - You're My Everything (Butler ) (Sinema Filmi)
1949 - The Lovable Cheat (Goulard) (Sinema Filmi)
1945 - That Night With You (Order Cook) (Sinema Filmi)
1940 - Lil Abner (Lonesome Polecat) (Sinema Filmi)
1928 - The Cameraman (Buster) (Sinema Filmi)
1928 - Steamboat Bill, Jr. (William Canfield Jr.) (Sinema Filmi)
1927 - College (A Son) (Sinema Filmi)
1926 - General (Johnny Gray) (Sinema Filmi)
1924 - Genç Sherlock (Sherlock, Jr. / Projectionist) (Sinema Filmi)
1923 - Three Ages (Adam) (Sinema Filmi)
1923 - Our Hospitality (Willie McKey 21 Yaş) (Sinema Filmi)
1922 - Cops (Sinema Filmi)
1922 - The Electric House (Sinema Filmi)
1921 - The Playhouse (Sinema Filmi)
1921 - The Haunted House (Sinema Filmi)
1920 - Convict 13 (Sinema Filmi)
1920 - One Week (Sinema Filmi)
1917 - The Butcher Boy (Kasap Çırağı) (Sinema Filmi)


Kaynak:Biyografiler.com