Avrupa Anayasası'nı canlandırma çalışmaları

İspanya'nın başkenti Madrid'de Avrupa Birliği'ne üye 18 ülke bugün anayasayı canlandırmanın yollarını arayacak.

Bu 18 ülkenin tümü, kendi parlamentolarında anayasayı onaylamış ülkeler...

Kendi referandumlarını askıya almış olan İrlanda ve Portekiz de toplantıya gözlemci olarak katılıyor. Anayasayı canlandırmak için çaba harcayan dönem başkanı Almanya, toplantının Avrupa Birliği'nde varolan ayrışmaları derinleştirmesinden endişeli...

İspanya'nın Avrupa işlerinden sorumlu bakanı Alberto Navarro, ''Bence anlaşmayı imzalayan 18 ülkeye; yani birliğin yüzde 60'ını oluşturan Avrupa vatandaşlarına kulak verilmesinin zamanı geldi.'' diyor.

Anayasayı henüz onaylamamış olanlarla birlikte çalışmaya hazır olduklarını ifade eden Navarro, "Ama önerilerini bilmiyoruz, şimdiye kadar da bu anayasaya alternatif bir teklif de getirmiş değiller.'' görüşlerini dile getiriyor.

İngiltere, Çek Cumhuriyeti ve Polonya anayasanın yerini daha dar kapsamlı bir anlaşmanın almasını, bu yeni anayasanın da üye ülkelerin parlamentoları tarafından onaylanmasını istiyor. Bu görüş, anayasayı referandumda reddetmiş olan Fransa'nın İçişleri Bakanı, cumhurbaşkanı adayı Nicolas Sarkozy tarafından da destekleniyor.

Ancak Sarkozy'nin Nisan ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki sosyalist rakibi Segolene Royal, Fransa'da anayasa konusunda yeniden referanduma gidilmesi çağrısı yaptı. BBC'nin Brüksel muhabiri Oana Lungescu, Avrupa genelinde yeni referandumların kaçınılmaz olabileceğini söylüyor.

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in anayasanın geleceği konusunda gizli danışma toplantıları düzenlediğini belirten muhabirimiz, çoğu kişiye göre Merkel'in istediği sonucu elde edebilmesi için ''diplomatik bir mucize'' gerektiğini ifade ediyor. Avrupa Anayasası 2005 yılında Fransa ve Hollanda referandumlarında reddedilmesi ardından askıya alınmıştı.

Almanya geçen yılın sonlarında, anayasayı canlandırma konusunu bu ay başında başlayan Avrupa Birliği'nin dönem başkanlığının öncelikli başlıklarından biri yapacağını duyurmuş ve anayasa tartışmaları kaldığı yerden yeniden başlamıştı.