Biyografiler.com : Her yaşam bir iz bırakır. | Türkiye'nin en çok okunan biyografi sitesine hoş geldiniz.
Diana Keaton

Diana Keaton

Doğum Tarihi: 05.Ocak.1946

Diana Keaton kaç yaşında : 78

Burcu: Oğlak

Meslek: Sinema Oyuncusu, Yönetmen, Prodüktör

Doğum Yeri: Los Angeles, California, Amerika

Amerikalı aktris, yönetmen ve yapımcı. Gerçek adı Diane Hall’dur. Annie Hall filmindeki rolüyle en iyi kadın oyuncu oskarının sahibi olmuş, Woody Allen ve Nancy Meyers gibi yönetmenlerle çalışmış olan Keaton, Hollywood’un en başarılı kadın oyuncularından biridir. Katharine Hepburn’e duyduğu hayranlıkla tanınan oyuncunun en önemli filmlerinden bazıları The Godfather, Lovers and Other Strangers, Reds ve Somethings Gotta Give'dir.

5 Ocak 1946’da Los Angeles, California, Amerika’da dünyaya geldi. Dört çocuklu Keaton ailesinin en büyüğüydü. Babası Jack Hall mühendis, annesi Dorothy Keaton ise amatör fotoğrafçıydı. Babası İrlanda asıllı Amerikalı olan Keaton, protestanlığın bir kolu olan methodizme bağlı annesi tarafından bu öğreti doğrultusunda yetiştirilmişti. İçindeki aktris olma tutkusu ilk kez annesi Mrs. Los Angeles seçildiğinde yapılan kutlama sırasında ortaya çıkan küçük Diana, Katharine Hepburn’e de hayranlık duyuyordu.

1964’te Santa Ana High School’dan mezun olmadan önce okuldaki müzik ve sinema kulübüne üye olan ve etkin olarak faaliyetlere katılan Keaton, A Streetcar Named Desire adlı oyunda Blanche DuBois karakterini canlandırmıştı. Santa Ana College ve sonra Orange Coast College’a devam ettikten sonra oyunculuk konusunda kariyer yapmak istediği için okulu bırakan Diana, Actors' Equity Association’a kaydolduktan sonra Hall olan soyadını Keaton şeklinde değiştirdi. Keaton, Neighborhood Playhouse isimli okulda da oyunculuk eğitimi alıyordu. 1968’de ünlü Broadway müzikali Hair’de sergilendiği 9 ay boyunca oynayan aktris, 1972’de başarılı yönetmen Woody Allen’ın Play It Again Sam isimli tiyatro oyunuyla izleyiciyle buluştu. Bu filmdeki rolüyle Tony Award’a aday gösterilen oyuncu, Lovers and Other Strangers isimli filmdeki performansıyla da eleştirmenlerden tam not aldı. Love, American Style ve Night Gallery isimli TV dizilerinde de rol alan Keaton, o dönem bir dizi deodorant reklamında da oynamıştı.

Francis Ford Coppola’nın dillere destan The Godfather’ın da Al Pacino’nun canlandırdığı Michael Corleone’nın kız arkadaşı Kay Adams rolü Keaton’ın geniş kitlelerce tanınmasını sağladı. Coppola, Keaton’ı ilk kez Lovers and Other Strangers filminde görmüş ve oyunculuğundan etkilenmişti. Serinin ikinci filmi The Godfather II’da oynama konusunda isteksiz olan Keaton, senaryoyu okuduktan sonra Kay Adams karakterinin yeni filmde daha güçlü olduğunu düşündüğü için teklifi kabul etmişti. Ancak Time dergisi her iki filmde de Keaton’ın filmde etkisiz ve silik olduğundan bahsedecekti.

70’li yıllarda Keaton’ın ortaklık içinde olduğu yönetmenlerden biri de Woody Allen oldu. Sleeper, Love and Death, Interiors ve Manhattan gibi romantik komedilerde rol alan aktris, Play It Again Sam’in film versiyonunda da Herbert Ross’un yönetmenliğinde başroldeydi.

1977’de Keaton’ın filmografisinde onun için çok önemli olan Annie Hall geldi. Film Keaton ve Allen arasındaki ilişkinin otobiyografik bir yansıması olarak değerlendirildi. Zira Annie bir takma ad, Hall’da oyuncunun gerçek soyadıydı. Oyuncu daha sonra yapacağı açıklamalarda Annie Hall karakterinin kendisinin ideal versiyonu olduğunu söyleyecekti. Film çok büyük box office başarısı kazanmanın yanı sıra o yıl en iyi film oskarının da sahibi oldu ve Keaton’a en iyi kadın oyuncu oskarını kazandırdı. 2006 yılında Premiere dergisi Annie Hall karakterini tüm zamanların en iyi performanslarından biri olarak gösterdi.

Aynı yıl Time dergisi 26 Eylül tarihli baskısında, o dönemin en komik kadın oyuncusu şeklinde bahsedecekti Keaton’dan. Bir yıl sonra oyuncu komedi türünden uzaklaşıp Judith Rossner’ın aynı adlı romanından beyaz perdeye uyarlanan Looking for Mr. Goodbar isimli dramada rol aldı. Müziğe çok fazla tutku duyan oyuncu, Hair müzikali için şarkılar seslendirmişt, 70’lerde solo albüm çalışması da yapmasına rağmen, müzikal projeleri geri planda kaldı.

1979’da Manhattan’ın çekimleri bittikten sonra Woody Allen’la uzun soluklu ilişkilerini noktalayan Keaton, Warren Beatty’ye aşık olmuştu ve 1981’de Reds’te ünlü aktörle birlikte başrolleri paylaştı. Radikal bir gazetecinin eşini canlandırdığı Louise Bryant rolüyle oldukça başarılı olan Keaton’ın rolü hakkında The New York Times gazetesi o güne kadarki en başarılı performansı yorumunda bulundu. İkinci oskar adaylığını kazanan aktris, 1984’teki korku/aksiyon türündeki The Little Drummer Girl’le tarihinin en başarısız filmlerinden birinde oynamış oluyordu. a moderately successful comedy with Jessica Lange ve Sissy Spacek’le birlikte tekrar komedi türüne geri döndüğü Crimes of the Heart’ta oldukça başarılı bir oyunculukla izleyicinin karşısına çıkan aktris, yazar ve yapımcı Nancy Meyers’la ilk ortaklığını kendisine büyük bir reklam başarısı getiren film Baby Boom’la 1987 yılında yaptı.

Diana Keaton ilk yönetmenlik tecrübesi, yaşam sonrası ruhsal yolculuğu anlattığı Heaven filmiyle oldu. Belinda Carlisle’ın video kliplerini de yöneten Keaton, Patricia Arquette’in başrolde oynadığı 2 televizyon filmi ve China Beach ve Twin Peaks dizilerinin bazı bölümleri için de kamera arkasına geçmişti. Fotoğrafçılığa da büyük merakı olan aktris, 1980 yılında çalışmalarını biraraya getirdiği bir kitap da yayınlamıştı.

90’lı yıllarda Hollywood’un en popüler ve çok yönlü oyuncularından biri olmanın keyfini süren Keaton, 1991’de Steve Martin’le birlikte gişe başarısı büyük olan Father of the Bride’da rol aldı. Oyunculuğuyla efsanevi aktris Katharine Hepburn’la kıyaslanan aktris, serinin sonuncu filmi The Godfather III’te de parlamaya devam etti. Keaton 1996 yılında bir kız çocuk evlat edindi.

Hanging Up, Town & Country gibi filmlerden sonra Nancy Meyers’la yeniden biraraya geldikleri Somethings Gotta Give’le büyük bir başarı kazandı. Jack Nicholson’la başrolleri paylaştıkları film, gişede uzun sıfırlı bir hasılatın sahibi olmasının yanı sıra Keaton’a en iyi kadın oyuncu oskar adaylığını da getirdi.

2005’te Sarah Jessica Parker’la The Family Stone için kamera önüne geçen Keaton’ın son filmi Because I Said So için eleştirmenler çok iyi yorumlarda bulunmadılar.

2001 yılında bir çocuk daha evlat edinen, Empire dergisince yüzyılın en seksi 100 yıldızı arasında gösterilen Keaton hiç evlenmedi. Woody Allen’la uzun yıllar birlikte olduktan sonra Al Pacino ve Warren Beatty’le de flört eden Keaton en son Jan Mannus’un yönetmenliğini yaptığı Mama's Boy’da rol almıştır.

Kaynak:Biyografiler.com