Büyükanıt darbe yapsa, sabah kalkıp davul çalarım
2006-11-07
Tiyatrocu Ferhan Şensoy’un Vatan Gazetesi’nde yer alan röpörtajında ‘Acil darbe istiyorum, Büyükanıt darbe yapsa, sabah erkenden kalkıp davul çalıp kutlarım’ şeklindeki açıklamaları tartışmaları beraberinde getirdi.
Şensoy’un röpörtajından bazı bölümler:
Yeni gelecek Cumhurbaşkanı konusunda endişelerim var
• Ocak'ta sahneleyeceğiniz oyununuz "Fername"de seyirciyi 1930'lu yıllara götürüyorsunuz...
Evet izle bak... Cumhuriyet kurulmuş, ortada tesettür yok türban yok. O zaman neymişiz, şimdi nereye gelmişiz. Yasak olan her şey bugün mevcut. Kılık kıyafet yasasını tekrar hatırlatayım diyorum. Bugünün gazetelerinden çok sıkıldım, o zamanlar daha güzel şeyler yazıyorlarmış. O günün gazetelerini okuyacağım, Türk halkına duyurulur.
• Anladım ben neye kızdığınızı...
Evet tam da ondan bahsediyorum. Sezer çok değerli bir cumhurbaşkanı dır. Bundan sonra bu kadar güzel bir cumhurbaşkanı olamayacağı konusunda endişelerim var. Yobazın biri Çankaya'ya çıksa çok üzülürüm.
Bu iktidarı Çankaya'da görmektense ölmeyi isterim
• Geldiğini varsayalım....
Hiç bir boka tepki göstermemiş bir millet olarak buna da tepki koymayacağız. Umarım ordu buna izin vermez. Bütün askeri darbelere karşı olmuş bir insan olarak canım darbe istiyor. Yobazlıktan çok sıkıldım. Yarın askeri darbe olsa çok mutlu olurum. Bunlar camilerine gitsinler, beni de askere alacaklarsa alsınlar anasını satayım. Arabistan'mıyız lan biz. Atatürk ilkeleri nerede! Büyükanıt darbe yapsa, sabah erkenden kalkıp davul çalıp kutlarım. Faşist olarak algılanmak istemiyorum ama bulunduğumuz duruma bakınca askeri düzene razıyım. Bunların hepsi hapse! Yarın sabah bile çok geç...
• Böyle bir şeyin olmayacağını bile bile...
Gerçeklerin ne olduğunu biliyorum, ama Çankaya'da başı bağlı, karısını, bacısını, kızını görmek istemiyorum. Ellerindeki aritmetik böyle olmasını gerektiriyor, ne yapalım susalım mı! Türkiye'de her şey darbeyle çözülmemiş mi, ne duruyorlar, laikliğin koruyucularını şimdi görmek istiyorum. Ecevit'i, Demirel'i adaya götürmüşlerdi. Erdoğan'ı Çankaya'ya mı çıkartacaklar. Bol miktarda boş adamız var. Bir yere atıverin, biz sizi sonra ararız deyiversinler. Askeri hükümet rica ediyorum. Başka kimse bu işi temizleyemez. Eğer bu iktidar Çankaya'ya çarşaflarıyla, türbanlarıyla çıkacaklarsa, ben bu Türkiye için boşu boşuna mı sanat yapmışım, öleyim daha iyi. Nerede bu ülkenin aydınları. Ben solcu olarak bunu söylüyorsam bir durun düşünün bakalım ülkede neler oluyor.
TİYATROCULARIN YORUMLARI
Ali Poyrazoğlu: “Böyle yorumlar yapmak ayıptır ve tiyatroculara da yakışmaz. Bir demokrat olarak, onun ağzına biber sürerim.”
--------------------------------------
Nejat Uygur: “Ben bir asker oğluyum, oynamak için illa darbe olması gerekmez, canı isteyen çıkıp göbek atar. Dramatik buldum. Hep komedi oynadı belki dram yapmak istemiştir.”
--------------------------------------
Metin Serezli: “Tiyatrocuların her söylediğinin doğru olduğu düşünülemez. Herkesin kendine göre bir görüşü vardır, bu da onun görüşüdür saygı duyuyorum. Bunun için görüşüm çok açık, darbe istemiyoruz. Ülkemizden hiç kimsenin de isteyeceğini tahmin edemiyorum.”
YAZARLARIN YORUMLARI
Ahmet Hakan: “Acil şifalar dilemek lazım”
Ferhan Şensoy’un "Acele darbe istiyorum! Yarın darbe olsa çok mutlu olurum" şeklindeki sözlerinden dolayı hiç mi hiç öfkelenmedim.
"Büyükanıt darbe yapsa, sabah erkenden kalkıp davul çalıp kutlarım" cümlesine de zerre kadar takılmadım.
Çünkü...
Çoktan beridir onu mazur görüyorum.
Bir "şiraze kopukluğu", bir "denge sorunu" yaşadığının farkındayım.
Eskisi gibi güldüremiyor.
Eskisi gibi yeni bir mizah dili üretemiyor.
Eskisi gibi harikalar yaratamıyor.
Bu nedenle...
Git gide daha çok hoyratlaşıyor, daha çok nadanlaşıyor, daha çok nobranlaşıyor, daha çok faşolaşıyor!
Yani onu anlıyorum: "Mazereti var", saçmalaması bu yüzden.
Ama anlamadığım şudur:
Sadece "acil şifa" dileği iletilip kendi haline bırakılması gereken biriyle neden ikide bir röportaj yapılır ve neden defalarca "vah ki vah" çekmemize yol açılır ki?
--------------------------------------
Ahmet Kekeç: “Şaka yapıyorsa, çok kötü... Ciddiyse de çok komik”
Bir zamanlar 146 diye bir madde vardı. Yeni TCK’yla birlikte neye dönüştü bilmiyorum ama, bu maddeye göre ‘kurulu düzeni silah zoruyla yıkmak ya da yıkmaya teşvik etmek’ idamla cezalandırılıyordu.
Şu kadarını söyleyeyim:
Eskiden ben bu adama gülerdim. 60’ların, 70’lerin kavrayışına göre mizah yapıyordu, bugün fazla anakronik kaçsa da başarılıydı. Şimdi çağa, değişime, farklı algılara direnmenin cezasını çekiyor ve güldürmeye çalışırken komik oluyor. Daha doğrusu, üzüyor.
Daha fazla üzülmek işime gelmediği için, ‘Ferhan Şensoy şaka yapıyor’ diyenler korosuna katılıyorum. Çünkü, ‘Acil darbe istiyorum, Büyükanıt darbe yapsa, sabah erkenden kalkıp davul çalıp kutlarım’ sözünü hiçbir kimse, hiçbir şeraitte tevil edemez.
Mutlaka şaka yapıyordur.
Tabii burada da şöyle bir durum ortaya çıkıyor:
Şaka yapıyorsa, çok kötü...
Ciddiyse de çok komik...