MİT Kontrterör Dairesi eski Başkanı.

Mehmet Eymür, 1943 yılında İstanbul’da doğmuştur. Mehmet Eymür'ün babası Mazhar Eymür de kendisi gibi MİT mensubuydu. İlk, orta ve liseyi Ankara'da okudu. Ankara Maarif Kollejinden mezun oldu. İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Yüksekokulu'ndan mezun olduktan sonra 1 Ocak 1966 tarihinde baba mesleği olan (MİT) Milli İstihbarat Teşkilatında takip memuru olarak çalışmaya başladı. Askerlik görevini yedek subay olarak yaptıktan sonra yeniden MİT'teki görevine döndü.

Öğrencilik yıllarında sigortacılık ve turizm sektöründe çalışan Eymür, bir süre sertifikalı profesyonel tercüman rehberlik de yaptı. MİT'teki görevi sırasında İstanbul, Ankara başta olmak üzere Anadolu'nun çeşitli yerlerinde ve yurtdışında çalıştı.

12 Mart 1971 askeri darbesi sonrasında amiri ve arkadaşı Hiram Abas ile birlikte Ziverbey köşkünde çalıştı. 1. Ordu Komutanı Orgeneral Faik Türün'ün emrinde sorgulama yaptı. THKP-C örgütüne yönelik Kızıldere ve Ulaş Bardakçı'nın öldürüldüğü operasyonlara katıldı. Birçok operasyonlara katıldı. 1975 yılında Ankara MİT Bölge Daire Başkanlığına bağlı Takip Şube Müdürü oldu.

Mehmet Eymür, 1980'de Bulgaristan'da görevlendirildi. Türk Mafya'sına sızdı. Ancak deşifre oldu ve iki yıl sonra Türkiye'ye dönmek durumunda kaldı.

1982 yılında Hiram Abas ile birlikte Köşke çağırıldığı ve 1982 yılında Kenan Evren'in damadı MİT mensubu Erkan Gürvit tarafından Türk diplomatlarını hedef alan ASALA'ya karşı düzenlenecek eylemlerin koordinasyonunda görevlendirildi.

Türkiye'ye döndükten sonra Mardin MİT Bölge Müdürlüğü'ne getirildi. Ve bir sene sonra da Ankara'da Kaçakçılık ve İstihbarat Şube Müdürlüğü Başkan Yardımcılığına getirildi. 1984 Şubat'ında Genel Kurmay'dan aldığı özel izin ile aralarında Behçet Cantürk, Dündar Kılıç gibi isimlerin bulunduğu Babalar Operasyonunu başlattı. Gözaltına alınanlara işkence yaptığı iddia edildi. Bu sırada edindiği bilgiler ve bağlantılar ile MİT Raporunu kaleme almaya başladı. 1987 yılında kamuoyunda "1. MİT Raporu" olarak bilinen raporu yazdı.

Babalar Operasyonu ile elde ettiği bilgilerden derlenen ve kamuoyunda daha sonra 1. MİT Raporu olarak anılacak olan çalışması, dönemin basın kuruluşlarına sızınca Hiram Abas ile birlikte MİT'teki görevlerinden Haziran 1988 yılında istifa etmek zorunda kaldı.

Abdullah Çatlı'nın istihbarat amaçlı kullanıldığını ancak daha sonra kontrolden çıkıp kendisini bile görevden aldırmak istediğini ileri sürdü. MİT görevlisi Tarık Ümit'in kaçırılmasının ardından Mehmet Ağar'ı aradığını ve serbest bırakılmasını söylediğini açıkladı. Ergenekon örgütüne sızan Tuncay Güney'in de MİT Kontrterör Dairesine bilgi aktardığı öne sürülmektedir.

1993 yılında Dev-Sol'un infaz timlerinin Eymür'e yönelik bir operasyon içinde olduğunun öğrenilmesi üzerine Şenkal Atasagun'un teklifi ile Tansu Çiller’in başbakan olduğu dönemde 1994 yılında tekrar MİT'e geri döndü. Eymür MİT Özel İstihbarat Bölümü'nün başkanı olarak atandı. Bu dönemde Abdullah Öcalan'ın yakalanması için çeşitli operasyonlar yaptı. Bu operasyonlarda, kamuoyunda "Yeşil" olarak bilinen Mahmut Yıldırım da kullanıldı.

1996 yılında Aydınlık dergisinde "2. MİT Raporu" yayınlandı. Susurluk kazasından sonra hakkında birçok iddia ortaya atıldı. "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ı kullandığı için eleştirildi.

Mehmet Eymür, 2000 yılında bir gazeteye verdiği demeçte, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım konusunun MİT'le değil kendisiyle özdeşleştirilmesinden rahatsız olduğunu belirterek, "Teşkilatın elemanları arasında yüzlerce Yeşil var. Yeşil önce de vardı, yetkililer ne derse desinler, bundan sonra da olacaktır" dedi.

Mesut Yılmaz hükümeti kurulduktan Ağustos 1997 yılında sonra; önce Amerika Birleşik Devletleri'nde Washington'a atandı. Alaattin Çakıcı'nın yakalanmasından sonra 14 Ağustos 1998 tarihinde merkeze geri çağrıldı. Geri dönmemekte ısrar edince MİT Yasası'nın 19. Maddesi işletildi ve Mesut Yılmaz'ın onayıyla 1998 yılında Türkiye Şeker Fabrikalarına müşavir olarak atandı. Bu tayini durdurmak için Danıştay’a başvuran Eymür’ün başvurusu Danıştay tarafından kabul edilmiş ve yapılan ataması iptal edilerek MİT’e dönmüş, bir süre sonra da 1999 yılında emekliye ayrılmıştır.

Daha sonra Washington'a yerleşen Eymür, halen ABD'de ikamet etmekte ve Mart 2000 yılında hazırladığı intermet sitesinden inandığı gerçekleri aktardı.

Eymür hakkında, e-mail yoluyla ve açtığı web sitesindeki açıklamaları nedeniyle basına "Devletin gizli sırlarını ifşa etmek" suçundan soruşturma başlatıldı. Sitede yer alan bilgiler üzerine MİT, Eymür hakkında Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne suç duyurusunda bulundu. DGM Savcılığı yetkisizlik kararı vererek dosyayı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Ancak soruşturmalardan kurtulan Eymür, 2003 yılında Türkiye’ye döndü.

MİT eski Müsteşarı Şenkal Atasagun ile mahkemelik olan ve Emre Taner’in bu göreve gelmesinin ardından Taner’i ziyaret eden Eymür, teşkilatın yeni yönetimi ile barışıp, internet sitesini de 7 Temmuz 2005’de kapatmıştır.

2006 yılında, otel ve kumarhaneleri işleten Princess Group'un başında, CEO olarak işe başladı.

Anıları yayınlanmış ilk MİT mensubu olan Mehmet Eymür’ün yazdığı Analiz ve Sentez isimli iki kitabı bulunmaktadır.

Mehmet Eymür, 2013 yılında SON.TV internet sitesinde analizlerine devam ederek köşe yazıları yazmaya başladı.

Mehmet Eymür, Canset Eymür ile evlendi. Alp adında bir oğlu ve Ayşe adında kızı vardır.

Mehmet Eymür, 13 Ocak 2024 tarihinde İstanbul'da KOAH tedavisi gördüğü Çam Sakura Hastanesi’nde 81 yaşında öldü.

Kitapları:
1991 - 1.Analiz (Bir Mit Mensubunun Anıları)
Sentez


Kaynak:Biyografiler.com