Rasim Öztekin kavuğu Şevket Çoruh a devreti!
2020-09-21
Rasim Öztekin ‘kavuğu’ Şevket Çoruh’a devretti!
Türk tiyatrosunun güldürü geleneğinin nişanesi "Kel Hasan Efendi Kavuğu" 20 Eylül 2020 günü düzenlenen bir törenle Rasim Öztekin'den Şevket Çoruh'a devredildi.
Bugüne kadar Kel Hasan Efendi'den, İsmail Dümbüllü'ye ardından sırasıyla Münir Özkul, Ferhan Şensoy ve Rasim Öztekin'e emanet edilen ve Türk tiyatrosunda güldürü geleneğinin nişanı olan "Kavuk", Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu'nda düzenlenen özel bir devir teslim töreniyle Rasim Öztekin tarafından Şevket Çoruh'a teslim edildi.İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin desteği ile gerçekleştirilen Kavuk Devir Teslim Töreni ve "Bir Baba Hamlet" özel gösteriminin biletleri günler öncesinden tükenmiş ve tüm gelirin Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ne bağışlanacağı açıklanmıştı.
Rasim Öztekin ve Şevket Çoruh ile yapılan röportajlardan hazırlanan belgeselin gösterilmesiyle başlayan program, beşinci kavuklu Rasim Öztekin'in sahneye gelerek konukları selamlamasıyla devam etti.
Kavuğu aldıktan 3 ay sonra kalp rahatsızlığı nedeniyle sahnelere uzak kaldığını ve bu nedenle en mağdur kavuklu olduğunu belirten Rasim Öztekin, kendi doktoruna ve yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı mücadele eden bütün sağlık çalışanlarına teşekkür etti.
Kavuğu devretme kararını verdikten sonra Ferhan Şensoy'a sorduğunu ve onayını aldıktan sonra Şevket Çoruh'u aradığını anlatan Rasim Öztekin, "Oynayamayacaksam kavuğun bende olmasının bir anlamı yoktu. Çünkü kavuklunun oynaması lazım onun için hemen devretmek istedim." diye konuştu.
Rasim Öztekin, kavuk devir teslim törenini 27 Mart Dünya Tiyatro gününde yapmak istediklerini fakat salgın tedbirleri nedeniyle ertelemek zorunda kaldıklarını anlattı.
Töreni açık havada yapma kararı aldıklarını aktaran Rasim Öztekin, "Açık hava deyince açıkçası hiç böyle bir şey düşünmüyordum." diyerek organizasyonda emeği geçenlere teşekkür etti.
Geleneksel Türk tiyatrosunda usta-çırak ilişkisinin önemine dikkati çeken Rasim Öztekin, "Bizler ustalarımızdan göre göre çırak olduk, daha sonra ustalaştık." dedi.
Törene gelen usta tiyatroculara da selam veren Rasim Öztekin, "Esas alınan eğitim, kuliste alınan eğitimdir. Orada sanatçı ustalarına baka baka duruşunu belirler. Orada sanatçı saygıyı öğrenir." ifadesini kullandı.
Daha sonra Rasim Öztekin kavuğu sahneye davet ettiği Şevket Çoruh'a devretti.
- "Türk tiyatrosu için emek vermiş tüm ustalara teşekkür ediyorum"
Altıncı kavuklu Şevket Çoruh, kavuğun önceki sahipleri Ferhan Şensoy ile Rasim Öztekin'e teşekkür ederek, törenin en önemli tarafının iki büyük ustasının da hayattayken yapılması olduğunu ifade etti.
Tiyatrocuların Kovid-19 tedbirleri nedeniyle yaşadıkları zorluklara değinen Şevket Çoruh, geleneksel Türk tiyatrosunun meddahlarının "Hak Dostum Hak" diyerek söze başladıklarını kaydetti.
Kavuğu zor şartlara rağmen perde açmaya çalışan, yüreği tiyatroyla dolu tüm tiyatro emekçileri adına kabul ettiğini vurgulayan Şevket Çoruh, şöyle devam etti:
"Beni yetiştiren, emeği olan tüm hocalarıma, Türk tiyatrosu için büyük emekler vermiş tüm ustalara çok teşekkür ediyorum hakkınızı helal edin."
Konuşmaların ardından törene katılamayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile dördüncü kavuklu Ferhan Şensoy'un video mesajları izlendi.
Şevket Çoruh ile Murat Akkoyunlu'nun sahnelediği "Bir Baba Hamlet" oyununun izleyiciyle buluşmasıyla sona eren geceye tiyatrocu ve oyuncuların yanı sıra çok sayıda tiyatrosever de katıldı.
Geleneksel Türk tiyatrosu geleneğinde konulara göre şekillenen çeşitli simgeler ve semboller görülmektedir. Bu simgelerden günümüze kadar gelen ve en bilindik olanı ise kavuktur. Orta oyunun karakteri olan Kavuklu’nun kavuğu, geleneksel tiyatronun simgesi olarak kişiden kişiye aktarılmıştır.
Günümüzde Dümbüllü Kavuğu olarak bilinen kavuk, İsmail Dümbüllü‘ye de tiyatro aşığı olan yoğurtçu Kel Hasan Efendi tarafından verilmiştir.
İsmail Dümbüllü, kavuğu kendisinden sonra, o yıllarda ‘Kanlı Nigar‘ oyununda Kavuklu karakterini canlandıran Münir Özkul‘a devretmiştir.
Mahmut Hoca karakteriyle hem gönüllerimize hem de akıllarımıza kazınan Münir Özkul, kavuğu 1989’a kadar elinde tutmuş ve bu geleneğin zinciri sonrasında Ferhan Şensoy’a geçmiştir.
Münir Özkul kendisine devredilen kavuğun anlamını TRT’de 1982 yılında yayınlanan “İşte Hayatınız” adlı programda şöyle anlatmaktadır:
"Bu İsmail Ağabey’in bana verdiği, eskilerin el vermek tabiriyle tabir ettikleri, bir sanatın devamı demek. Bu 600 yıllık bir kültürün, temaşa sanatının, tuluatın sembolü olmuş, kutsal bir emanettir ve ben bu kutsal emaneti devam ettireceğim, elimden geldiği kadar tuluat tiyatrosunda çalışacağım, gençler yetiştireceğim ve ben de en yetenekli bulduğuma bunu devredeceğim. Kavuk için bir çeşit yetki ve kültür köprüsü diyebiliriz."
Münir Özkul’la oynadığı bir oyun sonrasında, oyun içinde yaptıklarıyla Münir Özkul’u çok etkileyen Ferhan Şensoy, kavuğun yeni sahibi olmuştur. “Kavuğu vereceğin kişi Türk tiyatrosunu ileri götürecek biri olmalı” sözünün ardından da kavuğu Pardon filminde rolleri paylaştığı Rasim Öztekin’e vermiştir.
Geçmişten bugüne gelen bu gelenek sembolünün, şimdi ki yeni temsilcisi ise Şevket Çoruh olacak.