İsmail Cem vefat etti
2007-01-24
Eski Dışişleri Bakanı İsmail Cem, tedavi gördüğü İstanbul Cerrahi Hastanesi'nde hayatını kaybetti.
Hastaneden alınan bilgiye göre, akciğer enfeksiyonu teşhisiyle 15 Aralık 2006 tarihinde hastaneye kaldırılan Cem, bu sabah 09.50'de vefat etti. İsmail Cem'in kızı İpek Cem Taha, cenazenin cuma günü Teşvikiye Camisi'nde kılınacak cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verileceğini söyledi.
NE DEDİLER
Cumhurbaşkanı Sezer: "Değerli devlet adamı, eski Kültür ve Dışişleri Bakanı İsmail Cem'in vefatından büyük üzüntü duydum. İsmail Cem'in hizmetleri ve dış politikaya katkıları her zaman taktirle anılacaktır"
TBMM Başkanı Arınç: "İnanıyorum ki ülkemizin siyasi yaşamında saygın bir yeri olan İsmail Cem'in adı, milletimizin hafızasından silinmeyecektir"
Deniz Baykal:"Sevgili kardeşim İsmail Cem İpekçi'yi kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyim. Ülkemiz, çok değerli bir evladını kaybetmiştir"
Dışişleri Bakanlığı:"Sayın İsmail Cem'in bugün vefat etmesi camiamızda derin üzüntü yaratmıştır. Sayın Cem'in dış politikamıza ve Bakanlığımıza yaptığı değerli hizmetler ve katkılar unutulmayacaktır"
Erdal İnönü:"Çok üzüldüm, Türkiye için, sosyal demokrasi alanı için büyük kayıp. Her şeyden önce bir düşünür, bir yazardı. Sosyal konularda, kültür konularında yazılarıyla fikirlerini söyledi"
Süleyman Demirel:"Değerli devlet ve siyaset adamı, yazar, aziz dostum, kardeşim İsmail Cem'in vefatını teessürle öğrendik. Milletimiz, büyük bir evladını kaybetti"
Hikmet Çetin:"Önemli bir devlet adamı, siyasetçi ve yazarımızı çok verimli bir çağında yitirdik"
Erkan Mumcu:"Cem'in vefatı, Türkiye için büyük bir kayıp olmuştur"
Zeki Sezer: "Nazik üslubu, diyalog ve uzlaşıdan yana tavrı çok önemliydi"
KIZI DAHA ÖNCE DURUMUNU AÇIKLAMIŞTI
15 Ocak’ta İsmail Cem'in durumunun kritik olduğu yönündeki haberler üzerine, kızı İpek Cem Taha bir açıklama yapmış, "Şu anda akciğer enfeksiyonu tanısıyla antibiyotik tedavisi görüyor, şuuru açık, konuşur halde" demişti.
İpek Cem Taha, “Bazı rutin kemoterapileri hastanede görüyor. Hem gözlem amacıyla hem de kemoterapi tedavisinin verilmesi amacıyla hastane ortamında babamın tedavisi devam ediyor. Kemoterapi tedavisi esnasında enfeksiyon olayları doğabiliyor. Şuanda enfeksiyonun sonlanmasını bekliyoruz. Antibiyotik tedavisine başladık" diye konuşmuştu.
CEM’İN HAYATINDAN KESİTLER
Dışişleri eski Bakanı İsmail Cem, 1940’da İstanbul’da doğdu. Cem, 1959’da İstanbul Robert Koleji’nden, 1963’te Lozan Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldu.
1981’de Paris Siyasal Bilgiler Enstitüsü’nde “siyaset sosyolojisi” dalında master yapan Cem, 1963’den itibaren çeşitli gazetelerde yazı işleri müdürlüğü, genel yayın müdürlüğü yaptı. Cem, 1971-1974 yılları arasında Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şubesi Başkanlığı’nı yürüttü.
TRT GENEL MÜDÜRLÜÐÜ MUHALEFETİ RAHATSIZ ETTİ
1974-1975 yıllarında Türkiye Radyo Televizyon Kurumu Genel Müdürlüğü’nde görev yapan Cem'in Türkiye gündeminde geniş şekilde yer alması TRT Genel Müdürlüğü’ne atanması ile oldu. Milliyet Gazetesi'nde köşe yazarlığı yaparken, 14 Şubat 1974'te göreve gelen Cem, TRT'de yeniliklere imza attı.
Cem, genel müdürlüğe geldiğinde yaptığı ilk konuşmada, "Yeni çalışma döneminin kültür anlayışında öncelik Türkiye kültürüdür, halkın kültürdür; bunun çağımızda aldığı ve alacağı biçimdir" dedi. Cem'in uygulamaları ve yaptığı atamalar dönemin muhalefeti tarafından tepkiyle karşılandı.
Adalet Partisi (AP) Genel Başkanı Süleyman Demirel, “TRT'nin Ulus gazetesinin durumuna getirilmek istediğini” iddia etti. 12 Nisan 1975 seçimlerinde güvenoyu alan Demirel başkanlığındaki "Milliyetçi Cephe" hükümetinin ilk uygulamalarından birisi 16 Mayıs 1975'te Cem'i görevden uzaklaştırmak oldu. Yargıya giden Cem, Danıştay tarafından göreve iade edildi ancak kendisi gazeteciliğe dönmeyi tercih etti.
YILDIZI DIŞİŞLERİ’NDE PARLADI
Cem, 1987 ve 1991 seçimlerinde İstanbul'dan, 1995 seçimlerinde Kayseri'den milletvekili seçildi.
1987-1996’da Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) ve Batı Avrupa Birliği (BAB) Asamblesi üyeliklerine seçilen Cem, 1989-1991 ve 1993-1995 tarihleri arasında AKPM Sosyalist Grubu Başkan Vekilliği’ne seçildi. 1996’da ise, AKPM ve BAB Asamblesi Türk Parlamenter Grubu Başkanlığı’na görevine geldi.
1995’de 50. Hükümet döneminde Kültür Bakanlığı yapan Cem, 30 Haziran 1997’de kurulan 55. Hükümet’te Dışişleri Bakanlığı görevine atandı.
TÜRK-YUNAN DOSTLUÐUNU SAÐLADI
Cem, özellikle Yunanistan Dışişleri eski Bakanı Yorgo Papandreu'yla kurduğu samimi diaologla Türk-Yunan yakınlaşmasında etkin rol oynadı.
Cem, AB’ye üyelik sürecindeki başarılı politikası ile de dikkat çekti.
BAYKAL’IN BAŞDANIŞMANIYDI
Cem, 5 yıl kadar sürdürdüğü bu görevden Temmuz 2002’de istifa edip Yeni Türkiye Partisi’ne (YTP) katıldı ve bu partinin genel başkanlığına getirildi. Ancak YTP kuruluşunda yakın temas halinde bulunduğu ve Ecevit hükümetinden istifa etmesinde etkin olan Devlet eski Bakanı Kemal Derviş’in YTP’ye katılmaması Cem’de hayal kırıklığı yarattı.
YTP’nin 2004’te CHP’ye katılması üzerine Cem’in genel başkanlık görevi sona erdi. Cem, CHP’ye geçtikten sonra Baykal’ın başdanışmanı olarak görev aldı ve Parti Meclisi (PM) üyeliğine seçildi.
FANATİK GALATASARAYLI’YDI
İnternette zaman geçirmekten hoşlanan Cem, koyu Galatasaray taraftarlığı ile tanınıyordu.
"Akvaryum balıkçılığı" ile de ilgilenen Cem’in İstanbul’daki cüce ağaçlarla da ilgileniyordu. Klasik Türk ve Batı müziği dinleyen Cem, Doğu-Batı Enstitüsü tarafından, Türk-Yunan dostluğuna katkılarından dolayı 3 Mayıs 2000'de Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Papandreu'yla birlikte "Yılın Devlet Adamı Ödülü", Türkiye'ye yaptığı başarılı hizmetlerden ötürü de Türk Kalp Vakfı tarafından "Sakıp Sabancı İyi Kalp Ödülü" ne layık görüldü.
Cumhuriyet tarihinin en uzun görev yapan 4. dışişleri bakanı olan Cem, tedavisi sırasında eşi Elçin Cem çocukları İpek ve Kerim ile torunlarından destek aldığını her fırsatta dile getiriyordu.